17. Ceza Dairesi 2015/18635 E. , 2015/6643 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Elektrik enerjisi hakkında hırsızlık, mühür bozma
HÜKÜM : Beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Müşteki vekilinin sanık ... yönünden temyiz talebinin incelenmesinde;
Duruşma günü vekiline tebliğ edildiği halde müşteki kurumun 5271 sayılı CMK"nın 238. maddesine göre usulüne uygun olarak davaya katılma talebinde bulunup katılan sıfatını kazanmadığı anlaşılmakla, müşteki kurum vekilinin kurulan hükmü temyiz hak ve yetkisi bulunmadığından temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2-Müşteki vekilinin sanık ... yönünden temyiz nedeninin incelenmesinde;
Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve 5271 sayılı CMK"nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca hükmü katılan olarak da temyize hakkı bulunduğu belirlenen müşteki kurumun vekiline iddianame tebliğ edilmeyerek davaya katılma imkanı verilmemiş ise de; 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi gereğince suçtan zarar gören müşteki kurumun davaya katılmasına karar verilerek katılan vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
02.07.2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkındaki” Kanunun Geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkrası hükümleri birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde, "yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dâhilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanık ya da sanıkları hakkında ceza verilmesine yer olmadığı karar verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi" olduğu değerlendirilip, anılan Kanunun Geçici 2. maddesi gereğince; öncelikle, kaçak kullanım bedeli cezasız ve vergiler dahil olarak tarafsız bilirkişiye hesaplattırılıp, sanığa, “şikâyetçi kurumun bilirkişi tarafından tespit edilecek ceza hariç, vergiler dahil zararını gidermesi halinde hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verileceği” hususunda bildirimde bulunulduktan sonra yasal sürenin geçmesi nedeni ile sanığa makul bir süre de tanınıp bu süre beklenilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininin gerekli olduğu gözetilmeden, ödeme ihtaratı çıkarılmadan yasal süre geçirilip karşılıksız yararlanma suçundan yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.