Esas No: 2015/3416
Karar No: 2015/6329
Karar Tarihi: 29.9.2015
Hırsızlık - yalan tanıklık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/3416 Esas 2015/6329 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, yalan tanıklık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında yalan tanıklık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK"nın 272 ve 31/3. maddelerinde yazılı bulunan atılı suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık asli zamanaşımı süresinin karar tarihi olan 6.6.2008 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosya kapsamından, suça sürüklenen çocuğun, olay günü gece saat 22.00 sıralarında müştekinin park halinde bulunan aracının sol ön kapı kilidini tornavida ile zorlamak suretiyle açarak oto teybini çaldığı, her ne kadar olay yeri inceleme raporunda, kapı kilidinin alet kullanmak suretiyle açıldığı belirtilmiş ise de, suça konu araç üzerinde inceleme yaptırılarak aldırılan bilirkişi raporunda “aracın kapı kilidinde tornavida izine benzer zorlama izlerinin bulunduğunun” bildirildiği anlaşılmakla, müştekinin “olaydan sonra zorlanan kapı kilidini değiştirmediği, mevcut hali ile kullanmaya devam ettiği” yolundaki beyanları da gözetildiğinde, suça sürüklenen çocuğun, anahtar ya da anahtar yerine geçecek başka bir alet yardımıyla kilit açmak suretiyle hırsızlık suçunu işlediğine dair delil bulunmadığı gözetilmeden, eylemine uyan TCK"nın 142/1-b maddesi yerine yazılı şekilde hüküm kurularak fazla cezaya hükmedilmesi,
Kabule göre de;
2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hüküm kurulurken, TCK nın 142/2-d, 143 ve 31/3. maddeleri uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasından aynı yasanın 62. maddesi uyarınca ceza indirimine gidildiği sırada neticeten 2 yıl 1 ay hapis cezası yerine 1 yıl 13 ay hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayini,
3-T.C. Anayasa’sının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafiinin ücretinin, suça sürüklenen çocuktan alınmasına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının gözetilmesine, 29.9.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.