Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11587 Esas 2022/4364 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11587
Karar No: 2022/4364
Karar Tarihi: 09.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11587 Esas 2022/4364 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/11587 E.  ,  2022/4364 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili; 19/06/2015 tarihinde davalıya sigortalı araç ile seyir halindeyken gerçekleşen çift taraflı kaza sonucu araçta yolcu olarak müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.500,00 TL sürekli iş görmezlik tazminatı, 500,00 TL geçici bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 6.000,00 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 96.137,16 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 94.300,90 TL sürekli iş göremezlik ve 1.836,26 TL geçici bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 96.137,16 TL tazminatın 03/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş, davalı vekilinin karara itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına özellikle davacı için nispi tam vekalet ücretine karar verildiği halde, bu husus itiraza konu edilmediği ve davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının yerinde görülmemesine göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. göre
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 1. fıkrasında; "iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere,
    Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır" düzenlemesine; aynı maddenin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine; maddenin 5. fıkrasında ise "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık; kamu görevlileri, er ve erbaşlar ile kamu idareleri tarafından görevlendirilen diğer kişilerin vazifelerinin gereği olarak yaptıkları fiiller sonucu meydana gelmiş ise, bu fiillerden dolayı haklarında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunanlar hariç olmak üzere, sigortalı veya hak sahiplerine yapılan ödemeler veya bağlanan gelirler için kurumuna veya ilgililere rücu edilmez. Ayrıca, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, bu Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya iş kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücu edilmez" düzenlemesine yer verilmiştir.
    Somut olayda; davalı tarafça meydana gelen kazanın iş kazası niteliğinde olduğundan geçici iş göremezlik ödeneğinin SGK tarafından sigorta şirketine rücu edildiği, davacının kalıcı maluliyet oranı da dikkate alındığında davacıya SGK Başkanlığı tarafından gelir bağlanmış olma ihtimalinin yüksek olduğundan bu hususta araştırılma yapılması talep edilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından gerekli araştırma yapılmadan itiraz reddedilmiştir.
    Bu durumda; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na müzekkere yazılarak, davaya konu kazadaki kalıcı maluliyeti nedeniyle davacıya iş göremezliğine ilişkin gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı ve rücu istemli dava açılıp açılmadığı; bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu hususlarının sorulması; bağlanan gelir rücuya tabi ise 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü değerlendirilerek tazminatın belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 09/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara