Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11623 Esas 2022/4400 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11623
Karar No: 2022/4400
Karar Tarihi: 09.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11623 Esas 2022/4400 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/11623 E.  ,  2022/4400 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karara karşı davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetinin 08/11/2019 tarih ve 2019/İHK-16354 sayılı itirazın reddine dair verilen kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    K A R A R
    Davacı vekili, davalıya zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olan ... plakalı araç sürücüsünün yaya olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının işleyecek faizi birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı vekili; derdestlik dava şartı yokluğundan davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince Uyuşmazlığın daha önce genel mahkemeye götürülmüş olması ve genel mahkemedeki davanın derdest olması nedeniyle başvurunun dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, davacı vekilince itiraz yoluna başvurulmuştur. İtiraz Hakem Heyetince davacı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir. İşbu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, cismani zarardan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı tarafça, 28/04/2013 tarihli kaza nedeni ile 09/02/2015 tarihinde Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava dışı araç işleteni ve araç sürücüsüne karşı dava açılmış, 16/09/2020 tarihinde davanın takipsiz bırakılması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu kararın taraflarca temyiz edilmemesi üzerine karar 04/02/2022 tarihinde kesinleşmiştir.
    Daha sonra sigorta şirketine yapılan başvurunun olumsuz sonuçlanması sonrasında, 14/03/2019 tarihinde tahkim yoluna gidilmiş, İtiraz Hakem Heyetince, “davacının, Komisyona başvurmadan konusu aynı olan uyuşmazlık hakkında Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/15 E. ve 2020/120 K. sayılı dosyası ile dava açtığı ve mahkemeye intikal etmiş uyuşmazlıklarla ilgili olarak Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuruda bulunulamayacağının emredici olarak düzenlendiği gerekçesiyle 5684 sayılı kanun 30/14. maddesi delaletiyle ve HMK madde 114/2 ve 115 gereği” davanın usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Tarafları, dava konusu ve dava sebebi aynı olan kesinleşmiş karar, sonradan açılan dava için kesin hüküm teşkil eder. Gerek maddi, gerek şekli anlamda kesin hüküm dava şartlarından olmakla, hakim tarafından kendiliğinden gözetilir ve varlığı saptandığı takdirde kesin hükmün varlığı nedeniyle davanın reddi gerekir.
    Ancak, davanın açılmamış sayılması kararı usule ilişkin nihai bir karar olup bu kararla dava açılmasıyla meydana gelmiş olan sonuçlar ortadan kalkar. Davanın açılmasıyla doğmuş olan derdestlik durumu da davanın açılmamış sayılmasıyla son bulacağı gibi mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararı daha sonra açılan dava için kesin hüküm oluşturmaz.
    Bu itibarla davacının aynı zarar için daha önce araç sürücüsü ve işleteni aleyhine Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açtığı ve açılmamış sayılma kararı ile sonuçlanan davadaki kararının 04/02/2022 tarihinde kesinleştiği ve eldeki davanın ise aracın trafik sigortacısı olan davalı ... şirketine karşı 14/03/2019 tarihinde açıldığı dikkate alındığında, davanın açılmasıyla meydana gelmiş olan sonuçlar ortadan kalkacağından, İtiraz Hakem Heyeti tarafından uyuşmazlığın daha önce mahkemeye intikal etmemiş olmasına dair usuli şartın gerçekleşmediği nazara alınarak inceleme yapılması ve varılacak sonuca göre davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın usulden reddi yönünde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara