Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/9084 Esas 2016/7663 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9084
Karar No: 2016/7663
Karar Tarihi: 14.12.2016

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/9084 Esas 2016/7663 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2015/9084 E.  ,  2016/7663 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-.... Cumhuriyet Başsavcılığının 26.12.2012 tarihli iddianamesi ile, .... Metal İnş. … … Ltd. Şti. nin yetkilisi olan sanık ..."nun başkasına imzalattırmış olduğu suça konu çekleri ticari ilişki sonucunda müştekiye vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasının yargılaması neticesinde, her ne kadar sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, sanığın savunmasında, 05.12.2008 keşide tarihli çekin kendisi tarafından imzalandığını, ancak diğer çekleri kendisinin imzalamadığını, kendisinin işyerinde bulunmadığı zamanlarda kuzeni ...."nun çek keşide etmeye yetkili olduğunu, onun imzalamış olabileceğini ifade etmesi, müşteki şirket yetkilisi ..."ın, suça konu çekleri kimden aldığını hatırlamadığını, ancak .... almış olabileceğini, çekleri alışveriş karşılığı değil hatır çeki olarak aldığını, tanık ..... ise, sanığın işyerinde olmadığı zamanlarda kendisinin çek keşide etmeye yetkili olduğunu, çeklerde yer alan imzaların kendi imzasına benzemediğini, ancak karalama şeklinde imza atmış olabileceğini beyan etmesi, 05.12.2008 keşide tarihli çek hariç diğer üç adet çekin de aralarında bulunduğu 20 adet çek hakkında 20.10.2008 tarihinde ödemeden men yasağı verilmesi, müşteki tarafından çekler nedeniyle 17.04.2009 tarihinde icra takibi yapılması, ödeme emrinin 29.04.2009 tarihinde tebliğ edilmesi ve her ne kadar icra dosyasının onaylı örneği dosyada bulunmamakta ise de dosyada mevcut haciz yapıldığına dair evrakların içeriğinden yapılan icra takibinin kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, öncelikle tanık ....."nun mukayeseye esas imza ve yazı örneleri alınıp, suça konu çeklerin üzerinde yer alan imza ve yazıların adı geçene aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak, suça konu çeklere istinaden yapılan icra takibinin akıbeti araştırılıp, sanık tarafından gerek icra dairesine gerekse hukuk mahkemesine yapılmış bir itirazın/davanın olup olmadığı net bir şekilde tespit edildikten ve müştekiye verildiği kabul edilen çekler nedeniyle neden ödemeden men yasağı verildiği sanıktan sorulduktan sonra, toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirilip, sanığın sahtecilik kastı ile hareket edip etmediği karar yerinde tartışılmak suretiyle hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şakilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a)5237 sayılı TCK"nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği, aksi halde suçun, aynı anda bir kişiye karşı birden fazla işlenmesi halinde zincirleme suçun gerçekleşmeyeceği ancak belge sayısının aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel cezanın tayininde nazara alınması gerektiği cihetle; müştekinin beyanlarına göre, suça konu çeklerin farklı tarihlerde verilerek kullanıldığına dair dosyada delil bulunmamasına karşın, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde zincirleme suç hükümleri uyarınca cezalardan artırım yapılması,
b)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 14.12.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.










Hemen Ara