Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/10439 Esas 2022/4304 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10439
Karar No: 2022/4304
Karar Tarihi: 09.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/10439 Esas 2022/4304 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/10439 E.  ,  2022/4304 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun usulden reddine dair verilen karara davacı vekili tarafından yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davacı tarafın itirazının kabulü ile davanın kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü
    K A R A R
    Davacı vekili; 06/01/2018 tarihinde davalı ... şirketleri nezdinde ... poliçeleri ile sigortalı olan araçların çarpışmasına bağlı gerçekleşen çift taraflı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5100 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş ıslah ile toplam talebini 164.890,22-TL olarak artırmıştır.
    Davalı vekilleri davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davanın usulden reddine karar verilmiş, ; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davacı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın kabulü ile davanın kabulüne 7.214,04-TL geçici iş göremezlik, 157.676,18-TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazası nedeni ile bedensel zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, meydana gelen kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp tazminat talebinde bulunmuştur.
    Davacıda oluşan maluliyetin tespitine yönelik olarak alınan 31/08/2018 tarihli raporda, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik'e göre zihinsel ruhsal davranış bozukluğu nedeni ile davacının %25 oranında malul kaldığı bildirilmiş, anılan rapora davalı tarafça itiraz edilmiş, itiraz üzerine alınan 22/03/2019 tarihli raporda davacının zihinsel ruhsal davranış bozukluğu nedeni ile %30 oranında maluliyeti olduğu bildirilmiş, ancak İtiraz hakem heyetince 31/08/2018 tarihli rapor tazminata esas alınarak karar verilmiş olup varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
    Somut olayda kaza, 06/01/2018 tarihinde gerçekleşmiş, alınan maluliyet raporunda davacının zihinsel ruhsal davranış bozukluğu nedeni ile malul kaldığı bildirilmiştir. Kaza sonucunda davacıda oluşan araz, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliğin “Geçici fonksiyon kaybına neden olan hastalıklar” bölümünün D başlığında düzenlenmiş, Yönetmeliğin anılan hükmünde bu gruptaki hastalıkların 1 (bir) yıl sonra kontrol gerektirdiği özürlülük oranlarının belirtilere göre değil işlevsellik düzeyine göre belirlendiği belirtilmiştir.
    Kaza tarihinin 06/01/2018 hükme esas alınan maluliyet raporunun düzenlenme tarihinin 31/08/2018 olduğu dikkate alındığında, yönetmelikte düzenlenen bir yıllık süre geçmeden hatalı şekilde maluliyet oranının tespit edildiği, yine anılan raporda 5 adet adli tıp uzmanı hekimin yer aldığı, ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanının heyette yer alıp almadığı da belirsizdir.
    Bu durumda, davacının psikolojik tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakları dosya arasına getirtildikten sonra muayenesi de yapılarak davacı için Adli Tıp Kurumundan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında ve yasal mevzuata uygun ruh sağlığı uzmanının da olduğu heyet tarafından, kazadan sonra oluştuğu belirtilen psikolojik rahatsızlıkların kaza ile illiyet bağının olup olmadığı, maluliyet oranına etki edip etmediği, “zihinsel, ruhsal, davranışsal bozukluklar ” arızasının ömür boyu sürecek nitelikte olup olmadığı, sürekli değilse ne kadar süre devam edeceği tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. itiraz hakem heyeti kararının sair temyiz itirazları incelenmeksizin bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin maluliyet raporuna ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, bu aşamada sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 09/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara