Esas No: 2021/11098
Karar No: 2022/4568
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11098 Esas 2022/4568 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/11098 E. , 2022/4568 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nce davanın kısmen kabulüne dair karara karşı davacı vekili ve davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 05/11/2020 tarih, 2020/İHK-17254 sayılı davalı vekilinin itirazının reddine, davacı vekilinin itirazın kısmen kabulü ile itiraza konu kararın kaldırılmasına yeniden hüküm kurulmasına davanın kısmen kabulüne, dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 04/03/2018 tarihinde, müvekkilinin yolcu olduğu motosiklet ile davalı tarafından ... ile sigortalanan kamyonetin çarpması neticesinde yaralandığını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL maddi tazminatın başvuru belirterek tarihinden tarihinden bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsili isteminde bulunmuş, 24/08/2020 tarihli dilekçesi ile talebini 46.867,16 TL olarak artırmıştır.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulü ile 36.533,72 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili ve davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine, davacı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile kararın kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulü ile 40.320,80 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 10/02/2020 tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik'i, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası
Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Eldeki dosyada; kaza sonrası düzenlenen ve hükme esas alınan Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 02/01/2020 tarihli raporunda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kazadan kaynaklı sürekli maluliyet oranının %7 olduğu tespit edilmiştir. İşbu rapor kaza tarihi itibariyle yürürlükte olmayan Yönetmelik'e göre hazırlanmış olup hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik inceleme ile karar verilemez.
O halde İtiraz Hakem Heyetince; davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek davacıya ait dosyada mevcut raporlar da irdelenmek suretiyle , kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine(6. maddesindeki hekimlerin yer aldığı sağlık kurulu heyet teşkili sağlanarak) uygun şekilde, rapor alınıp sonucuna göre, temyiz eden davalı lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
2-Kabule göre; 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17 md., 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. Fıkrası uyarınca tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekmektedir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda (1 ve 2) nolu bentlerde gösterilen sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 10/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.