Esas No: 2021/11762
Karar No: 2022/4656
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11762 Esas 2022/4656 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/11762 E. , 2022/4656 K.Özet:
Karadeniz Teknik Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Farabi Hastanesi tarafından düzenlenen rapor, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 20/08/2016 tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği belirtilerek raporun hükme esas alınmadığı ifade edilmiştir. Ayrıca davacı sürücü babanın gereken tedbirleri almadığı ve müterafik kusurunun varlığı kabul edilerek tazminatta indirim yapılması gerektiği karara bağlanmıştır. Son olarak da, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına göre tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri oranında hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise aşağıdaki şekildedir:
- 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md.
- 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi
- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrası.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından 10/10/2019 tarih 2019/İHK-13489 sayılı davalı vekilinin itirazının reddine dair hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, 20/08/2016 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu otomobilin çift taraflı trafik kazasına karışması neticesi müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, sigorta şirketine başvurulduğunu, sigorta şirketinin bu zararı karşılamadığını iddia ederek, oluşan zararlarının tazmini için fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydıyla 50.-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 50 TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Uyuşmalık Hakem Heyeti tarafından, talebin kısmen kabulüne karar verilmiş; karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekili itirazlarının reddine dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 20/08/2016 tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008- 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'ine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik'ine, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak, Karadeniz Teknik Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Farabi Hastanesi tarafından düzenlenen 17/01/2018 tarihli hangi yönetmeliğe göre düzenlendiğini anlaşılamayan raporda % 8 oranında sürekli maluliyetinin olduğu tespit edilmiş ve Uyuşmazlık Hakem Heyetince rapor hükme esas alınmış ise de, rapor hüküm vermeye elverişli değildir.
Buna göre maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, önceki raporun da irdelendiği, üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından yeni bir rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
2-Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin sürücülerin ve yolcuların koruyucu tertibat kullanma mecburiyeti başlıklı 150. maddesinde “M1, M1G, N1, N1G, N2 ve N3 sınıfı araçlarda 150 cm’den kısa ve 36 kg’ın altındaki çocukların taşınması sırasında çocukların ağırlığına uygun bu Yönetmeliğin ekinde yer alan (1) sayılı cetvelde yer alan çocuk bağlama sistemlerinin kullanılması zorunludur. Ancak, 135 cm’den uzun çocuklar çocuk bağlama sistemleri yerine ön koltukta oturmamak şartıyla diğer koltuklardaki emniyet kemerlerini kullanabilirler.” şeklinde düzenlenme bulunmaktadır. Davacı ...’ in kaza tarihinde bir yaşında olduğu dikkate alındığında araç içerisinde yolculuk yaptığı esnada yönetmelik maddesinde açıklandığı üzere özel donanımlı tertibatla taşınması gerektiği aşikar olup bu hususta gerekli tedbirleri alma yükümlülüğü velayet hakkı kapsamında araç sürücüsü olan babaya aittir.
Dosya içerisindeki belge ve bilgiler dikkate alındığında, kaza tarihi itibariyle bir yaşında olan davacı ...’ in ön koltukta bulunan yolcunun kucağında seyahat ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda açıklanan hususlara yönelik tedbirleri alma yükümlülüğü bulunan davacı sürücü babanın gerekli önlemleri almadığı anlaşıldığına göre müterafik kusurun varlığının kabulü gerekmekte olup mahkemece hesaplanan tazminattan uygun bir miktar indirim yapılması gerekmektedir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Kabule göre; 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda (1,2,3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 14/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.