MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık ..."e sorgu sırasında atanan Avukat ..."ın müdafilik görevinin mahkeme aşamasına geçilmekle sona erdiği, sanığa isnad edilen ve hakkında uygulanan kanun maddesindeki cezanın alt sınırı yönüyle zorunlu müdafi atanmasını gerektirmediği, sanığın talimatla ... Asliye Ceza Mahkemesi"nde 14.07.2009 tarihinde alınan savunmasında müdafi tayin talebi olmadığını beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, Avukat ..."ın sanık hakkındaki hükmü temyiz etme hak ve yetkisinin bulunmadığı,
Ancak; Mahkemece sanık ..."in ikamet adresine 05.10.2012 tarihinde Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre gerekçeli kararın tebliğ edildiği, tebligatta yer alan şerhte "" tebliğden itibaren 7 gün içinde mahkememize verilecek dilekçe veya beyan ile temyiz yolu açıktır. Süresi içerisinde temyize gitmediğiniz takdirde yokluğunuzda müdafi olarak atanan ve kararı temyiz eden Av...."ın temyizine muvafakat etmiş sayılacağınız ihtar olunur "" denilmekle sanığın temyiz hususunda yanıltıldığı anlaşılmakla;
Sanığa gerekçeli kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilerek sunarsa temyiz dilekçesi de eklendikten ve bu konuda ek tebliğname de düzenlendikten sonra incelenmek üzere iadesinin sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.