Esas No: 2015/15787
Karar No: 2015/5621
Karar Tarihi: 09.09.2015
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını bozma - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/15787 Esas 2015/5621 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I- Mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:
Hükmolunan cezanın tür ve miktarı bakımından, 5219 sayılı Yasa ile değişik 1412 sayılı CMUK"nun 305/1. maddesi gereğince hükmün temyizi olanaklı bulunmayıp kesin nitelikte olduğundan, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/2. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35/1. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 12 yaşını doldurmuş olup da 15 yaşını doldurmamış çocukların işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, zorunlu olduğu halde sosyal inceleme raporu aldırılmadan hüküm kurulması,
2-) Katılanın suça konu motosikleti en son 25.04.2012 günü saat 21:30"da yerinde gördüğünü, ertesi gün saat 09:00"da ise yerinde olmadığını anladığını bildirdiği, suça sürüklenen çocuğun ise motosikleti aldığı zaman dilimine ilişkin bir beyanının olmadığının anlaşılması karşısında; eylemin 5237 sayılı TCK"nın 6/1-e maddesindeki gece sayılan zaman diliminde gerçekleştiğine ilişkin kanıtlar karar yerinde gösterilip tartışılmadan, aynı Yasanın 143. ve 116/4. maddeleriyle uygulama yapılması,
Kabule göre de;
3-) 5271 sayılı CMK"nın 231/6. fıkrasında; hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için suça sürüklenen çocuğun daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaat gelmiş olması, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları itibarıyla bir cezaya hükmedilmesine gerek görülmemesi ve suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşullarının arandığı;
Suç tarihinde katılanın evinin bahçesinde bulunan motosikleti alarak ayrılan, adli sicil kaydına göre herhangi bir mahkumiyet kararı olmayıp, yüklenen suç dışında dosyaya yansıyan başkaca bir olumsuz davranışı bulunmayan ve izlenemeyen, suçunu samimi olarak ikrar eden suça sürüklenen çocuk hakkında; kurulan hükümlerde “TCK"nın 62., 50. ve 51. maddesi ile uygulama yapılmasına" karar verilmesine karşın, konut dokunulmazlığını bozma suçunun müstakil bir zarar yaratmadığı dikkate alındığında yasa normunun objektif ve subjektif kriterleri gözetilerek koşulların oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekirken, “Müştekinin maddi zararını gidermediği, sabıkalı oluşu ve sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği takdirde sanığın ileride bir daha suç işlemekten çekinmesinden sebep olacağı hakkında mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmadığından" yazılmak suretiyle yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle konut dokunulmazlığını bozma suçunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek çelişkiye düşülmesi,
4-) Yargılama masrafının 6183 sayılı Kanunun 106. maddesinde belirlenen 20 TL’den az olması nedeniyle 6352 sayılı Kanunun 100. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 324/4. maddesi gereğince Hazineye yükletilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri ve tebliğnamedeki düşünce bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 09.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.