Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12456 Esas 2022/4941 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12456
Karar No: 2022/4941
Karar Tarihi: 15.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12456 Esas 2022/4941 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/12456 E.  ,  2022/4941 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 06/02/2019 tarih ve 2019/İHK-1349 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili 29/06/2016 tarihinde meydana gelen kazada davalının ...'si olduğu aracın içerisinde yolcu konumunda olan davacının yaralandığını belirterek ıslah ile 156.594,77 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre başvuru sahibinin talebinin kabulü ile 156.594,77 TL olarak belirlenen tazminatın aleyhe başvuru yapılan sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine, belirlenen 156.594,77 TL tazminat tutarına 29/11/2016 tarihinden itibaren yasal faiz tahakkukuna
    karar verilmiş; bu karara davalı vekili, İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
    Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından Sigorta Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından yapılan yargılama sonunda verilen 17/11/2018 - K-2018/76096 sayılı karara davalı vekili tarafından avukatlık ücretine yapılan itirazın kabulüne, sair itirazların reddine kararın sonuç bölümü 3.bendinde yer alan “15.277,58” rakamı çıkarılarak yerine “3.055,52” rakamı yazılmak suretiyle kararın düzeltilmesine,
    fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma
    Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Eldeki dosyada; kaza sonrası düzenlenen ve hükme esas alınan DEÜ Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı Öğr. Üyesi tarafından düzenlenen raporda Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca başvuranın toplam maluliyetinin %30 olduğu, travma sonrası stres bozukluğu tanısının kaza ile ilişkili olarak konulduğu belirtilmiştir. Adı geçen rapor kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş ise de, rapor karar vermeye elverişli değildir.
    Bu durumda, davacının psikolojik tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakları dosya arasında getirtildikten sonra, davacının muayenesi de yapılarak aralarında psikiyatr doktorun da bulunduğu yeni bir heyetten rapor alınarak, DEÜ Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı Öğr. Üyesi tarafından düzenlenen rapor da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, kazadan sonra oluştuğu belirtilen psikolojik rahatsızlıkların kaza ile illiyet bağının olup olmadığı, maluliyet oranına etki edip etmediği, sürekli olup olmadığı tespit edilerek, davalı lehine oluşan kazanılmış haklar da gözetilmek kaydıyla, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi doğru olmayıp İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    3-Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
    Somut olayda; dava dışı sürücüsünün ifadesinde kaza sırasında fabrikaya işçi taşımakta olduğu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafça kazanın iş kazası olup olmadığının ve SGK Başkanlığı tarafından davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması talep edilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından yeterli araştırma yapılmadan itirazı reddedilmiştir.
    Bu durumda Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nce; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından davaya konu kazaya ilişkin olarak iş kazası yönünden araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediği; olayın iş kazası olarak kabulü suretiyle, davaya konu kaza sonucu davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı; incelenmek suretiyle 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü gereği şartları var ise tazminattan düşülmesi suretiyle davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, dosyanın, hakem
    dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara