Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/9464 Esas 2022/4909 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9464
Karar No: 2022/4909
Karar Tarihi: 15.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/9464 Esas 2022/4909 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sigorta Tahkim Komisyonu'nda yapılan yargılama sonucu davacının trafik kazasından kaynaklanan maddi zarar talebi kabul edilerek davalıdan 57.911,20 TL maluliyet tazminatı ile yasal faizi ile tahsil edilmesine karar verildi. Ancak yapılan itiraz sonucu İtiraz Hakem Heyeti kararı davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edildi. Yargıtay ise davacının müterafik kusur indirimi talebinin yanlış olduğunu ve istiap haddinin aşılması nedeniyle %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verdi. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise Türk Borçlar Kanunu'nun tazminat belirlemesi başlıklı 51. maddesi ve tazminatın indirilmesi başlıklı 52. maddesi olarak verildi.
4. Hukuk Dairesi         2021/9464 E.  ,  2022/4909 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat davasında Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen kararın davacı vekili ile davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince taraf vekillerinin itirazının reddine dair verilen 08/05/2019 günlü ve 2019/İHK-3761 sayılı kararının Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili iye davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 01/09/2016 tarihinde davacının yolcu konumunda olduğu araç ile davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı çift taraflı kaza sonucu davacının malul kalacak şekilde yaralandığını, davalıya yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 22/11/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini ıslah hakkını saklı tutarak 72.389,00 TL’ye yükseltmiş, 29/01/2019 tarihli ikinci ıslah dilekçesi ile talebini 125.447,00 TL olarak belirlemiştir.
    Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacının talebinin kabulü ile 72.389,00 TL maluliyet tazminatından yolculuk sırasında istiap haddinin aşılmasından dolayı %20 indirim yapılarak 57.911,20TL’nin 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davacı vekili ile davalı vekilince yapılan itirazın reddine dair İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, göre davacı vekili ile davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "tazminat belirlemesi" başlıklı 51. maddesinde; hakimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği belirtilmiş; "Tazminatın İndirilmesi" başlıklı 52. maddesinde ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya
    kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
    Somut olayda, kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağına göre sigortalı sürücüye “sola dönüş kuralını” ihlal ettiği için asli kusur verilmiş, davacının bulunduğu motosiklet sürücüsüne “kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken aracının hızını azaltmamak” kuralını ihlal ettiği için tali kusur verilmiş, kazanın meydana gelmesinde davacı yolcu ...’ye kusur yüklenmemiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacının bulunduğu motosikletin kaza tespit tutanağında istiap haddinin 1 kişi aşılmış olduğunun belirtilmiş olmasından dolayı, müterafik kusur yönünden, davacı yolcu olduğundan kazanın oluşumunda kusursuz kabul edilmiş, ancak taşıma sınırının üzerinde seyahat etmesi nedeniyle yaralanma durumu da gözetilerek zararın artmasında etkili olduğu belirtilerek belirlenen tazminattan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmıştır.
    Yolcunun istiap haddi aşılarak seyahat etmesi sürüş ve trafik akışı kusurlarından olmayıp, hakim tarafından tazminattan indirim sebebi olarak kabul edilecek hususlardandır ve Uyuşmazlık Hakem Heyetince bu hususa göre %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmıştır. Ancak bu şekilde müterafik kusur indirimi yapılabilmesi için kazanın oluşumunda istiap haddinin aşılmasının etkisinin olması gerekir. Dosyada mevcut kaza tespit tutanağında açıklandığı üzere olayın oluş şekline göre motosiklette istiap haddinin aşılmış olmasının kazanın meydana gelmesine ve zararın artmasına doğrudan bir etkisi olmadığı anlaşılmakla, Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacının istiap haddini aşan motosiklette yolcu olarak bulunması nedeniyle zararının artmasına neden olduğu gerekçesiyle %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak karar verilmesi doğru olmamıştır.
    3-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, (hesaplanan miktar maktu vekalet ücretin altında kaldığı takdirde AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi) gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle de davalı ... şirketi lehine bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 15/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara