Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11204 Esas 2022/4822 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11204
Karar No: 2022/4822
Karar Tarihi: 15.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11204 Esas 2022/4822 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından kabul edilen tazminat talebinin, eksik inceleme sonucu yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabul edildiği ve Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA karar verildi. Ayrıca, maluliyet raporu ve vekalet ücretine ilişkin temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine gerek görülmediği belirtildi. Davaya konu olan trafik kazası, 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesini kapsayan iş kazası ve meslek hastalığı kapsamında olduğundan, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'ndan araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediği; davacıya iş göremezliğine ilişkin gelir bağlanıp bağlanmadığı; bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu hususlarının sorulması gerektiği belirtildi. Kanun maddelerine ilişkin detaylı açıklama istendiği için, 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin iş kazası ve meslek hastalığına ilişkin düzenlemeleri de kısaca aktarıldı.
4. Hukuk Dairesi         2021/11204 E.  ,  2022/4822 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 06/05/2019 tarih ve 2019/İHK-5239 sayılı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusunda, 11/11/2015 tarihinde davacının yolcu olduğu davalıca zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucunda davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 19.500,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 20.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz ile beraber davalı sigortadan tahsilini talep etmiş; ıslahla toplam talebini 80.263,20 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kısmen kabulüne, 79.997,39 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 265,81 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 80.263,20 TL’nin 06/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davaya konu kaza ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 1. fıkrasında; "iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır" düzenlemesine; aynı maddenin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı
    tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine; maddenin 5. fıkrasında ise "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık; kamu görevlileri, er ve erbaşlar ile kamu idareleri tarafından görevlendirilen diğer kişilerin vazifelerinin gereği olarak yaptıkları fiiller sonucu meydana gelmiş ise, bu fiillerden dolayı haklarında kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunanlar hariç olmak üzere, sigortalı veya hak sahiplerine yapılan ödemeler veya bağlanan gelirler için kurumuna veya ilgililere rücu edilmez. Ayrıca, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümlerde, bu Kanun uyarınca hak sahiplerine bağlanacak gelir ve verilecek ödenekler için, iş kazası veya meslek hastalığının meydana gelmesinde kusuru bulunan hak sahiplerine veya iş kazası sonucu ölen kusurlu sigortalının hak sahiplerine, Kurumca rücu edilmez" düzenlemesine yer verilmiştir.
    Somut olayda; davacının Kale Belediyesinde işçi olduğu, Kale Belediyesine ait davalıca sigortalı araç ile Kale ilçe merkezinde çöp varillerinin gereken yerlere dağıtımının yapıldığı esnada davaya konu trafik kazasının meydana geldiği, sigortalı araçta yolcu olan davacının yaralandığı ve davaya konu edilen maluliyet durumunun doğduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafça davacıya SGK Başkanlığı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması talep edilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından gerekli araştırma yapılmadan itirazı reddedilmiştir.
    Bu durumda; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından, davaya konu kazaya ilişkin olarak iş kazası yönünden araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediği; olayın iş kazası olarak kabulü suretiyle, davaya konu kazadaki kalıcı maluliyeti nedeniyle davacıya iş göremezliğine ilişkin gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı ve rücu istemli dava açılıp açılmadığı; bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu hususlarının sorulması; bağlanan gelir rücuya tabi ise 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü değerlendirilerek tazminatın belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
    2-Bozma sebebine göre, davalı vekilinin maluliyet raporu ve davacı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin maluliyet raporu ve davacı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın hakem kararının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara