Esas No: 2021/15061
Karar No: 2022/4957
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15061 Esas 2022/4957 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/15061 E. , 2022/4957 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalı vekili tarafından talep edilmiş, davacı vekilince duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16/06/2021 Salı günü davacı vekili Av. ... geldi, davalı adına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusunda, 25/02/2017 tarihinde davacının oğlu ... yolcu olduğu davalıya trafik sigortalı aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini, hesaplamanın PMF tablosuna göre yapılması gerektiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 41.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince tüm dosya kapsamına göre; başvurunun kabulü ile 147.981,00 TL tazminatın 17/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince; davalı vekilinin itirazının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulü ile 114.360,97 TL tazminatın 17/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili ve katılmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- a)Davacı tarafın temyiz itirazlarına gelince; davacının hak kazanabileceği işgücü kaybı tazminatının hesaplanması için alınan ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından da karara esas kabul edilen aktüer bilirkişi raporunda; 01/06/2015 tarihli ... Genel Şartları dahilinde, TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre ve %1,8 teknik faiz uygulanarak tazminat hesabı yapılmıştır. Tazminat hesaplamasında, yeni ZMSSGŞ ve ekindeki cetvellere göre hesaplama yapılmış ise de, Anayasa Mahkemesi'nin 17/07/2020 tarih- 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile KTK'nın 90. maddesindeki "bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda
öngörülen usul ve esaslara tabidir" bölümündeki "bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda" ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni ... Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Tazminat hesaplamasının, %1,8 teknik faiz uygulanmadan yapılması gereklidir ki, İtiraz Hakem Heyeti tarafından esas alınan rapor bu yönüyle yeterli bir rapor değildir.
Davacı vekilinin talep ve temyiz dilekçesinde PMF yaşam tablosu ve prograsif rant formülü gözetilerek hesaplama yapılması gerektiğini belirtmesi karşısında; davacının talebi aşılmayacak şekilde PMF’ye göre muhtemel bakiye ömrün belirlenmesi ve % 1,8 teknik faiz uygulanmadan tazminatın hesaplanması, bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması, gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
b-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, hükme esas alınan 04/12/2017 tarihli hesap raporunda; bakiye ömrün belirlenmesinde davacı annenin bakiye ömrü oğlu olan desteğin bakiye ömründen daha kısa olduğu halde davacının bakiye ömrü aşılarak hesaplama yapılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2-a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (2-b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3.050,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ve davacıya geri verilmesine 16/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.