Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12401 Esas 2022/5253 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12401
Karar No: 2022/5253
Karar Tarihi: 18.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12401 Esas 2022/5253 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/12401 E.  ,  2022/5253 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 12/11/2019 tarih 2019/İHK-16667 sayılı kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında karşı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, iş göremezliği oluştuğunu belirterek ıslah dilekçesiyle birlikte 63.607,60 TL süreli iş göremezlik zararının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, başvurunun kabulü ile 63.607,60 TL süreli iş göremezlik tazminatının 19.02.2019 başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince yapılan itiraz üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem heyetince, maluliyet raporunun usule uygun düzenlenmediği bu nedenle davalı sigorta şirketine usule uygun belgelerde başvuru yapılmadığı gerekçesiyle başvurunun dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilşkindir.
    Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve HMK'nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK'nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.
    Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01.09.2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01.06.2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine 20.02.2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
    Somut olayda, kaza tarihi 16/08/2018 olup, davacının başvuru yaparken dosyaya sunduğu İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Ana Bilimdalı Başkanlığı’nın 28.01.2019 tarihli rapor; kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre kaza tarihinden itibaren yapılan işlemler ve yapılan muayene neticesinde davacıda %8 oranında maluliyetin oluştuğu tespit edilmiş olup Uyuşmazlık Hakem Heyetince de söz konusu rapor doğrultusunda davacının talebi kabul edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetice, söz konusu maluliyet raporunun Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe uygun düzenlenmediği bu ndenle usule uygun başvuru yapılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Ancak İtiraz Hakem Heyetince yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince, hükme esas alınan 28.01.2019 tarihli maluliyet raporunun usule uygun olarak düzenlendiğinin kabulü ile işin esasına girilerek davalı vekilinin itirazlarının incelenmesi suretiyle hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    Kaldı ki; tahkim yargılamasında yapılacak tahkikatte usule aykırı raporların sunulduğunun tespiti halinde Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinde HMK çerçevesinde tahkim yargılaması yapılacağı belirtildiğinden hakem heyetince usule uygun raporların alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle İtiraz Hakem Heyetince gerekçede davacı tarafından usule uygun rapor sunulmadığından bahisle davalı sigorta şirketine usule uygun başvuru yapılmadığı gerekçesi de hatalı olmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile itiraz hakem heyeti kararının BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18/03/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara