Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12336 Esas 2022/5377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12336
Karar No: 2022/5377
Karar Tarihi: 21.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12336 Esas 2022/5377 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/12336 E.  ,  2022/5377 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun reddine dair karara karşı davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından 11/12/2020 tarih 2020/İHK-27676 sayılı davacı vekilinin itirazının kabulüne, kararın kaldırılmasına, talebin kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili; 23/12/2019 tarihinde müvekkilinin karşıdan karşıya geçmeye çalışırken bir aracın çarpması sonucu yaralandığını ve malul kaldığını, sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak olumlu bir yanıt verilmediğini iddia ederek, oluşan zararlarının tazmini için fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibarin işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, talebin reddine karar verilmiş; karara davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
    Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davacı vekilinin itirazlarının kabulüne, kararın kaldırılmasına, talebin kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuş, tazminatın belirlenmesi amacı ile İtiraz Hakem Heyetince bilirkişiden rapor alınmış, alınan raporda davacının kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresinin belirlenmesinde TRH-2010 Tablosu kullanılmış, tazminat hesabında da %1,8 teknik faiz ve Devre Başı Ödemeli Belirli Süreli Rant formülü dikkate alınarak hesaplama yapılmış, hakem heyetince bu rapor hükme esas alınmıştır.
    Trafik kazasında cismani zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa'dan alınan 1931 tarihli "PMF" cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi'nin çalışmalarıyla "TRH 2010" adı verilen "Ulusal Mortalite Tablosu" hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu'na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Bu itibarla; tazminat hesaplamasında, TRH 2010 Tablosu'nun kullanılmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Ancak; davacının hak kazanabileceği işgücü kaybı tazminatının hesaplanması için alınan ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından da karara esas kabul edilen aktüer bilirkişi raporunda; 01/06/2015 tarihli ... Genel Şartları dahilinde, TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre ve %1,8 teknik faiz uygulanarak tazminat hesabı yapılmıştır. Tazminat hesaplamasında, yeni ZMSSGŞ ve ekindeki cetvellere göre hesaplama yapılmış ise de, Anayasa Mahkemesi'nin 17/07/2020 tarih- 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK'nın 90. maddesindeki "bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir" bölümündeki "bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda" ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni ... Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Tazminat hesaplamasının, %1,8 teknik faiz uygulanmadan yapılması gereklidir ki, İtiraz Hakem Heyeti tarafından esas alınan rapor bu yönüyle yeterli bir rapor değildir.
    Diğer taraftan, davacı vekili temyiz dilekçesinde açıkça PMF yaşam tablosu ve prograsif rant formülü gözetilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararı temyiz etmiştir.
    Şu durumda; açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında davacı için, TRH 2010 Tablosu'na göre muhtemel bakiye ömrün belirlenmesi ve %1,8 teknik faiz uygulanmadan tazminatın hesaplanması, bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması, bilinen ve bilinmeyen dönem hesabının hangi tarihlerden başlayıp hangi tarihte bittiği açık ve denetime elverişli bir şekilde belirtilerek davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da gözetilerek tazminat hesaplamasının yapılması için, daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınıp, oluşacak sonuca göre, davacı vekilinin PMF-1931 Tablosu ve prograsif rant yöntemi ile yapılacak hesaba göre karar verilmesi gerektiği yönündeki temyizi de gözetilerek sürekli işgücü kaybı tazminat miktarı için davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak dikkate alınarak, karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 21/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara