Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11566 Esas 2022/5596 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11566
Karar No: 2022/5596
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11566 Esas 2022/5596 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/11566 E.  ,  2022/5596 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 08/07/2014 tarihinde davalının trafik sigortacısı olduğu araç ile müvekkilinin yolcu konumunda bulunduğu aracın karıştığı trafik kazası neticesinde yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini toplam 107.177,63 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
    Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulü ile 107.177,63 TL’nin 30/05/2019 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş; karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir. Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine dair karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Gerçek zarar miktarı; hak sahibinin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluşmaktadır.
    Somut olayda, davacı tarafça meydana gelen kaza neticesinde yaralanmasına ilişkin maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyetince alınan 01/10/2019 tarihli aktüer raporunda; PMF 1931 Yaşam Tablosu'na göre ve progresif rant yöntemi uygulanarak maddi tazminat hesaplanmış;anılan rapor Uyuşmazlık Hakem Heyetince benimsenerek başvurunun kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı aktüer raporunda hesaplanan zararın fahiş olduğu itirazında bulunulmuş, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    Her ne kadar tazminat hesabında bakiye ömürlerin tespitinde Daire'miz içtihatları uyarınca TRH 2010 tablosu ve progresif rant yöntemi uygulanması gerekir ise de temyiz edenin sıfatına göre aleyhe bozma yapılamayacağı dikkate alınarak, PMF 1931 yaşam tablosunun uygulanarak tazminat hesaplanması bozma nedeni yapılmamış olmakla birlikte hesaplamada bilinmeyen dönem zararı hesaplanırken aktif döneme ilişkin peşin değer hesabında mükerrer olacak şekilde toplama hatası yapılmıştır. Bu dönemde davacının zarar miktarı 767.945,49 TL olması gerekirken 792.196,40 TL olarak hesaplanmış, bu miktar üzerinden davacının maluliyet oranı olan 10,1 e göre bilinmeyen döneme ilişkin aktif dönem zararı 24.250,91 TL davalı aleyhine fazla hesaplanmıştır. Buna göre İtiraz Hakem Heyetince, davacının zararının hesaplanmasında, yukarıda açıklanan hususta davalı vekilinin itirazlarını da karşılayan denetime elverişli, açık ve anlaşılır ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme yazılı olduğu şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    3-Somut olayda, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davacı yararına davalı aleyhine tam nispi vekalet ücretine hükmedilmiş; davalı vekilinin İtiraz Hakem Heyeti nezdinde vekalet ücretine dair yapmış olduğu itiraz reddedilmiştir.
    İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması durumunda AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara