Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13317 Esas 2022/5952 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/13317
Karar No: 2022/5952
Karar Tarihi: 28.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13317 Esas 2022/5952 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/13317 E.  ,  2022/5952 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaya konumundaki davacıya çarpmasıyla oluşan kaza sonucunda davacının yaralanıp %13,3 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL. tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 04/04/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 45.420,12 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; 22.781,11 TL'nin 21/01/2018'de davacıya ödendiğini ve sorumluluklarının son bulduğunu, maluliyet oranını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kabulü ile 45.420,12 TL. tazminatın 14/02/2018 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, uzman doktor bilirkişi heyetinin düzenlediği raporla saptanan iyileşme süresine ilişkin geçici işgöremezlik zararının trafik sigortasının teminatı kapsamında olmasına göre, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 13/12/2017 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 13,3 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik
    hükümleri ile ekindeki cetvellerin kullanılması gerekirken, 11/10/2008 tarihli Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile ekindeki cetveller kullanılmış olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe göre düzenlenmiş bir rapor olmadığı açıktır.
    Diğer yandan; davacıda, 19/10/2015 tarihli kazada oluşan L5 kırığı nedeniyle bel hareketlerinde oluşan kısıtlılık için maluliyet belirlemesi yapılırken, güncel tarihli radyoloji tetkiki yaptırılmadığı ve yaklaşık 2 yıl önceki (09/12/2015 tarihli) radyoloji tetkik sonuçları incelenerek rapor düzenlendiği görülmektedir. Rapor tanziminde maluliyet incelemesi yapılan kişinin güncel tetkik ve muayenelerinin esas alınması gerektiği gözetildiğinde, rapor bu yönden de yetersizdir.
    Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının güncel radyoloji tetkikleri de yaptırılmak suretiyle, kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken, hatalı maluliyet raporuna göre karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    3-5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, nispi tam vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    4-Davacının maluliyet oranının doğru biçimde tespiti ve bu maluliyet durumuna göre tazminatın hesaplanması ile, davalı sigortacının davadan önce ödediği tazminatın yeterli olup olmadığının irdelenmesi gerektiğinden, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin belirtilen yöne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara