Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2022/1754 Esas 2022/5986 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1754
Karar No: 2022/5986
Karar Tarihi: 28.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2022/1754 Esas 2022/5986 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2022/1754 E.  ,  2022/5986 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili; müvekkili şirket alacağının tahsili için, İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2012/14610 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı ... ve ...’nin adlarına kayıtlı gayrimenkulleri diğer davalılar ... ve ...'a muvazaalı olarak sattıklarını, tapudan yapılan bu satış işlemlerinin müvekkil şirketten mal kaçırmak amacına yönelik olduğunu belirterek bu satış işlemlerinin iptaline, anılan gayrimenkuller üzerinde cebri icra, haciz ve cebri satış yapabilme yetkisinin tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemenin; davanın reddine ilişkin kararı Yargıtay (Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 14/03/2019 tarih ve 2016/11597-2019/3068 sayılı ilamı ile dava konusu taşınmazların tapudaki satış bedelleri ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değerleri arasında (63.000,00-160.000,00 ve 20,000,00-156.788,80 TL) misli fark bulunduğunun açık olduğu, İİK.nun 278/3-2 maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayıldığı, 3.kişi tarafından taşınmazın tasarruf tarihindeki bilirkişilerce belirlenen gerçek değerinin ödendiğinin de yasal ve inandırıcı delillerle kanıtlanamadığı, edimler arasında fahiş farkın bulunduğu hallerde 3.kişinin iyi niyet iddiasının dinlenmesine imkan bulunmadığı belirtilerek, dava konusu tasarrufların İİK.nun 278/3-2 maddesi gereğince iptale tabi olduğu gözetilerek karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra Mahkemece; davaya konu İstanbul ili, Sultanbeyli ilçesi 5825 ada 5 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına kayıtlı iken 24/05/2012 tarihinde davalı ...'e devredilmiş olmakla; davalı tarafın dosyaya cevap dilekçesi ekinde sunduğu ve mahkemece celp edilen banka dekontları, emlakçı ile yapılan sözleşme ile her ne kadar tapuda 20.000,00 TL bedelle devredildiği belirtilmiş ise de dava konusu taşınmazı 160.000,00 TL bedelle davalı ...’den satın aldığı, söz konusu ödemelerin dava konusu taşınmaza ilişkin olması nedeniyle edimler arasında bir nispetsizliğin söz konusu olmadığı, davalı ... ile davalı ...’nin birbirlerini tanımadıkları, dava konusu arsanın satışı nedeniyle birbirlerini gördükleri, aralarında bir hemşerilik veya komşuluk ilişkisinin de mevcut olmadığı anlaşıldığından davalı ... ile davalı ... arasında yapılan satışın gerçek bir
    satış olduğu kanaatine varılmakla bozma ilamının yerinde görülmediği ve dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 2295 ada 19 parsel sayılı taşınmazda bulunan 8 nolu bağımsız bölümün davalı ... tarafından 30/04/2012 tarihinde davalı ...'a devredildiği; ancak dava konusu taşınmazda davalı ...'ın 2007 yılından beri ailesi ile birlikte ikamet ettiği, kardeşi ...'ın evinden ayrılarak dava konusu yeri taksitli satış bedeli olarak kararlaştırılan 154.700,00 TL’ye satın aldığı, bu taksitlerin Eylül 2011 ayına kadar ödendiğinin belirtildiği, bu hususta sunulan tahsilat makbuzları ve senetlerin ödemeyi gösterir nitelikte olması, 30/04/2012 tarihinde de ipotek terkin işlemi üzerine taşınmazın tapuda da devrinin yapıldığı anlaşıldığından yine bozma ilamının yerinde görülmediği belirtilerek eski kararda direnilmesine ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı 3.kişi ...’in tasarruf tarihinden önce ... A.Ş. hesabından para çektiğinin ve davalı 3.kişi ... ve kardeşi tarafından dava konusu taşınmazın bedelinin taksit taksit ödendiğinin anlaşılmasına göre; verilen Direnme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 21,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara