Esas No: 2021/13255
Karar No: 2022/5959
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13255 Esas 2022/5959 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13255 E. , 2022/5959 K.Özet:
Davacı, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda yaralanıp %5,1 oranında malul kaldığı için 77.024,03 TL sürekli işgücü kaybı tazminatının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş. Uyuşmazlık Hakem Heyeti davacının maluliyet oranının oluşmadığını tespit ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş ancak İtiraz Hakem Heyeti davacı lehine karar vererek davanın kabulüne ve 77.024,03 TL sürekli işgücü kaybı tazminatının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir. Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme kararında, davacının maluliyet oranını belirleyen uzman doktor heyeti raporu ve tazminatı hesaplayan aktüer raporu karara esas alınmasında bir hata olmadığı belirtilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ancak fazla vekalet ücretine karar verildiği belirtilmiştir. Sonuç olarak, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir ve düzeltme yapılarak karar onanmıştır. Kanun maddeleri olarak; 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. maddesi, 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve AAÜT'nin 17/2. maddesi ve 13. maddesi sayılmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın reddine ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davacı vekilinin itirazının kabulüyle davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda bu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanıp % 5,1 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 04/01/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 77.024,03 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; alacağın zamanaşımına uğradığını, maluliyet oranını kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; alınan adli tıp uzmanı raporuyla davacıda kaza nedeniyle kalıcı maluliyet oluşmadığı tespit edildiğinden, davanın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karara, davacı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davacı vekilinin itirazının kabulü ile UHH kararının kaldırılmasına; davanın kabulüne ve 77.024,03 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatının 06/07/2020 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, davacının maluliyet oranını kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ve ekindeki cetvellere göre belirleyen 22/12/2020 tarihli uzman doktor heyeti raporunun ve tazminatı usulünce hesap eden 01/01/2021 tarihli aktüer raporunun karara esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine
hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir" hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 17/2. maddesinde ise "Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir" düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti'nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK'nın 370/2.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının 6.3. bendinde yer alan "10.813,00 TL." rakamı çıkartılarak yerine "4.080,00 TL." rakamının yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.