Esas No: 2021/13251
Karar No: 2022/5960
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13251 Esas 2022/5960 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13251 E. , 2022/5960 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kısmen kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın davacının idaresindeki araca çarpmasıyla oluşan kaza sonucunda davacının yaralanıp alınan rapora göre % 15 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 19/11/2020 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 200.390,72 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; alacağın zamanaşımına uğradığını, kusur ve maluliyet ile zararın kapsamına itiraz ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kısmen kabulü ile 198.113,22 TL sürekli işgücü kaybı ve 1.777,50 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 199.890,72 TL tazminatın 26/08/2020 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davacının geçici işgöremezlik tazminatı talebinin reddine dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, taraflar arasında daha önce görülen tahkim davasının usulden reddine karar verildiği ve eldeki davaya konu edilen zarar talebinin esası hakkında karar verilmediği dikkate alındığında, kesin hükmün varlığından bahsedilemeyecek olmasına; davacının maluliyet oranını kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ve ekindeki cetvellere göre belirleyen 17/09/2018 tarihli uzman doktor heyeti raporunun ve tazminatı usulünce hesap eden 17/11/2020 tarihli aktüer raporunun karara esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine; uzman doktor heyetinin düzenlediği raporla saptanan iyileşme süresine ilişkin geçici bakıcı ihtiyacından doğan zararın trafik sigortasının teminatı kapsamında olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir" hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 17/2. maddesinde ise "Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir" düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti'nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK'nın 370/2.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının 3. bendinde yer alan "22.442,35 TL." rakamı çıkartılarak yerine "4.488,47 TL." rakamının yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.