Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12298 Esas 2022/6171 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12298
Karar No: 2022/6171
Karar Tarihi: 29.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/12298 Esas 2022/6171 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sigorta tahkim yargılaması sonucunda davacı, müvekkilinin maluliyeti bulunduğunu belirterek sigorta şirketinden tazminat talep etmiş, başvuru kabul edilmiş ve karar davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtirazın kısmen kabul edilmesi sonrasında davacı ve davalı vekilleri temyiz yoluna başvurmuş, ancak Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı sebebiyle tazminat miktarının ve kapsamının sadece Türk Borçlar Kanunu ve haksız fiil hükümleri ile belirlenebileceği belirtilmiştir. Dosya arasında bulunan bilgiye göre tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığı görülmüş olsa da, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri yönünden sigorta şirketlerinin hala sorumlu olduğu ifade edilmiştir. Kararda, Kanunlarla ilgili şu maddeler açıklandı:
- Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları
- 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 90. ve 92. maddeleri
- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu
- 6111 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 59. ve 98. maddeleri ve
- T.C. Anayasası'nın 153/6. maddesi.
4. Hukuk Dairesi         2021/12298 E.  ,  2022/6171 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti'nce başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 11/11/2019 tarih 2019/İHK-16613 sayılı itirazın kısmen kabulüne, başvurunun kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, davalıya sigortalı aracın karıştığı kazadan dolayı müvekkilinin maluliyeti bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 16.000,00 TL tazminatın tahsilini talep ve dava etmiş; 03/07/2019 tarihli dilekçesi ile talebini 135.347,64 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından, başvurunun kabulü ile 135.347,64 TL’nin 21/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince itirazın kısmen kabulüne, başvurunun kısmen kabulü ile 115.916,55 TL’nin 21/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine verilmesine dair karara karşı davacı vekili ve davalı vekili temyiz yoluna başvurmuştur.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerekçeye, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, 14/05/2015 gün ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    Olay tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK’nın 90. maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme ve zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı
    kapsamı dışında bulunan hallerin düzenlendiği 92/i maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarihinde 2019/40 E - 2020/40 K. sayılı kararı ile KTK’nın 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “...ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
    Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre belirleneceğine dair düzenleme iptal edilmiştir.
    T.C. Anayasası’nın 153/6. maddesinde, “Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” düzenlemesi mevcut olup, bu düzenlemenin doğal sonucu olarak Anayasa Mahkemesince bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edildiğinin bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasa’nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülmeyeceği kabul edilmektedir. Anayasa Mahkemesinin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir.
    Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarihinde 2019/40 E - 2020/40 K. sayılı kararı ile KTK’nın 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “...ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması nedeniyle davacının zararının ve zararın kapsamının KTK’nın ve TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümlerine ve Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir.
    25/02/2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13/02/2011 tarihli 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre "trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı", geçici 1. maddesi ile de "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun'un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği" öngörülmüştür. Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. KTK’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumuna geçmiştir.
    Somut olayda, İtiraz Hakem Heyeti tarafından geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderinden davalının sorumlu olmadığı kabul edilmiş ise de, yukarıda açıklandığı üzere geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam ettiğinden bu talepler yönünden ret kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Dosya arasında bulunan 29/05/2019 tarihli SGK yazısında davacıya 1.454,48 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı bildirildiğinden, hesaplanan tazminat miktarından ödenen bedel düşüldükten sonra bakiye kısmın hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
    SONUÇ: İtiraz Hakem Heyeti kararının yukarıda (2) no’lu bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, aşağıda dökümü yazılı 5.939,44 TL kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara