Esas No: 2021/15807
Karar No: 2022/6257
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15807 Esas 2022/6257 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/15807 E. , 2022/6257 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki asıl ve birleşen davada davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 22/02/2022 Salı günü davalılar vekili Av. ... geldi, davacılar adına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili asıl davada; 07/08/2010 tarihinde davacıların murisi ...'un davalıların murisi ...'ın kusurlu hareketi neticesinde 07/08/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini, bu dosyada alınan Adli Tıp Kurumu raporu ile kusurun ...'a ait olduğunun belirlendiği beyanla, müvekkillerinin manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek toplam olarak davacılar için 30.000,00'er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Bileşen 2018/621 Esas sayılı davada davacılar, davacıların murisi ...'un davalıların murisi ...'ın kusurlu hareketi neticesinde 07/08/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini, bu dosyada alınan Adli Tıp Kurumu raporu ile kusurun ...'a ait olduğunun belirlendiği beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla eş ... için 90.000,00 TL, çocuklar ... için 17.000,00 TL, ... için 16.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 07/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2019/22 Esas sayılı (tefrik olup yeniden birleşen) davada; eş ... için 90.000,00 TL, çocuklar ... için 17.000,00 TL, ... için 16.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 07/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ... mirasçıları ... ve ...'tan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; asıl dava olan mahkememizin 2017/134 Esas sayılı dosyası bakımından, davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 30.000 TL'nin, davacı ... ... için 25.000 TL'nin, davacı ... için 25.000 TL'nin olay tarihi olan 07/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen Mahkememizin 2018/621 Esas sayılı dosyası bakımından, davanın kabulü ile davacı ... için 188.439,44 TL'nin, davacı ... ... için 29.995,96 TL'nin, davacı ... için 26.743,49 TL'nin olay tarihi olan 07/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılardan alınarak davacılara verilmesine, Mahkememizin 2019/22 Esas sayılı dosyası yeniden mahkememizin 2018/621 Esas sayılı dosyası ile birleştiğinden bu dosya hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm asıl ve birleşen davada davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. (TMK m. 606) “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar, alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir.
Somut olayda; davalılar tarafından ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan hükmen ret davası hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi'ne görevsizlik kararı verildiği, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yeni aldığı 2020/258 Esas sayılı dosyasında henüz karar verilmediği anlaşılmıştır.
Yukarıdaki açıklamalar ve maddi olgu birlikte değerlendirildiğinde; taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında re'sen dikkate alınması gerektiğinden mahkemece ... Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/258 Esas sayılı kararının kesinleşmesi beklenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile söz konusu davanın yargılamayı sürüncemede bırakmaya yönelik olduğu gerekçesiyle bekletici mesele yapılmaması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre; asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlere asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 3.815,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen dava davalılarına geri verilmesine 30/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.