Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/10640 Esas 2022/6602 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10640
Karar No: 2022/6602
Karar Tarihi: 31.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/10640 Esas 2022/6602 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sigorta şirketine trafik kazası sonrası yapılan başvuruda, 100 TL geçici bakıcı gideri ve 6.000 TL sürekli iş göremezlik tazminatının talep edildiği ancak daha sonra talebin 113.524,71 TL'ye yükseltildiği belirtiliyor. Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti, talebin kabul edildiğine ve davalıdan maddi tazminatın tahsiline karar verildiğine dair kararın davalı vekili tarafından itiraz edildiği ve reddedildiği belirtiliyor. Ancak Yargıtay, karara yapılan itirazda hükümetin haklı olduğunu tespit ederek kararı bozuyor. Kararda, bilirkişi raporunun yeterli ve denetlenebilir olmadığından bahsediliyor ve raporun yeniden düzenlenerek davalı lehine sonuçlar doğurabilecek bir karar verilmesi gerektiği ifade ediliyor. Ayrıca, davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin hesaplanması konusunda da yanlış bir uygulama yapıldığı dile getiriliyor. Kanun maddeleri olarak, Sigortacılık Kanunu'nun 30/17. maddesi ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 6. maddesi ve 16. maddesinin 13. fıkrası açıklanıyor.
4. Hukuk Dairesi         2021/10640 E.  ,  2022/6602 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen 20/03/2018 günlü kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen 22/06/2018 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    K A R A R
    Davacı vekili, 03/12/2016 tarihinde davalıya ... poliçesi ile sigortalı olan ... plaka sayılı aracın yapmış olduğu çift taraflı kaza neticesinde araçta yolcu olan davacının yaralandığını ve malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL geçici bakıcı gideri ve 6.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... şirketinden tahsilini talep etmiş; yargılama sırasında talebini 113.524,71 TL'ye attırmıştır.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile, 106.467,36 TL sürekli iş göremezlik ve 7.057,35 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 113.524,71 TL maddi tazminatın 25/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, itirazın reddine dair verilen İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    İtiraz Hakem Heyetince hükme esas alınan 14/03/2018 tarihli aktüer bilirkişi raporunda; kaza tarihinde 15 yaşında olan davacının TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre muhtemel bakiye ömür süresi belirlenmeden, davacının 99 yaşına kadar yaşama ihtimali olduğu kabul edilerek ve bu yaş baz alınarak "irat yöntemi" ile işleyecek/ bilinmeyen devre hesabının yapılmış olduğu, işleyecek aktif dönem ile işleyecek pasif dönem başlangıç ve bitiş tarihlerinin de açık bir şekilde yazılmadığı anlaşılmış olup, bu yönüyle raporun denetime elverişli olmadığı görülmüştür.
    Bu durumda; davacının TRH 2010 Yaşam Tablosu'na göre bakiye ömür süresi belirlenerek, aktif ve pasif dönem başlangıç ve bitiş tarihleri ile süreleri gösterilmek suretiyle daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden denetime elverişli ek rapor alınıp, oluşacak sonuca göre hükmü temyiz eden davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak da dikkate alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına tam ve nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir.
    5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17. maddesi ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "(13) (Ek: RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir.
    İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) numaralı bentlerde belirtilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 31/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara