Esas No: 2015/17688
Karar No: 2015/10491
Karar Tarihi: 03.12.2015
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/17688 Esas 2015/10491 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamından, olay günü gece saat 02.40 sıralarında müştekiye ait marketin karşısındaki inşaatta bekçilik yapan tanık ...."ın, müştekiye ait market önünde 4 şahsı marketin kapısı ile uğraşırlarken görerek polisi aradığı, polislerin geldiğini fark eden şahısların kaçmaya başladıkları, ihbar üzerine olay yerine varan ekiplerin, tanığın bildirdiği araç bilgileri ve kaçış istikameti doğrultusunda şahısların içinde bulunduğu aracı takibe aldığı, şahısların araç ile kaza yapmaları sonucu sanık ile bir arkadaşının yaralı halde yakalandıkları, diğer iki şahsın ise olay yerinden kaçtıkları, sanığın aşamalarda atılı suçu kabul etmediği, yanında bulunan arkadaşı... ile birlikte gezmeye çıktıklarını, aracı ..."un kullandığını, ehliyeti olmadığı için polislerden kaçmış olabileceğini, daha sonra kaza yaptıklarını beyan ettiği anlaşılmakla; sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK"nın 493/1. maddesi uyarınca cezanın alt sınırının 3 yıldan başladığı, tanık ..."ın market önünde 4 şahıs gördüğü yolundaki beyanı dikkate alındığında aynı yasanın 493/1-son maddesi uyarınca sanık hakkında 8 yıl ceza tertip edileceği, eylem teşebbüs aşamasında kaldığından ve hırsızlanmak istenen eşyanın değeri bilinmediğinden cezasından aynı Yasa"nın 61/1 ve 522/1. maddeleri gereği indirim yapılacağı, 5237 sayılı TCK bakımından ise sanığın eyleminin 142/1-b ve 143. maddelerinde düzenlenen hırsızlık suçunun yanında aynı Yasa"nın 116/2-4, 119/1-c ve 151/1. maddelerine uyan işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun, Dairemizce de benimsenen 22.01.2013 tarih 2012/1142 Esas 2013/17 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, 5237 sayılı TCK"nın 119. maddesi kapsamında nitelikli konut ve işyeri dokunulmazlığını bozma suçunun, 5271 sayılı CMK"nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunduğu, dolayısıyla suç tarihi dikkate alınarak işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun birden fazla kişi ile birlikte işlenmesi halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı değerlendirilerek yapılan temyiz incelemesinde;
Mahkemece, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın ilgili maddelerinin ayrı ayrı somut olaya tatbik edildiği; 765 sayılı TCK nın 493/1-son, 61/1 ve 522/1. maddeleri uyarınca sanığın neticeten 10 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, 5237 sayılı TCK"nın değerlendirilmesinde ise, aynı Yasa"nın 142/1-b, 143 ve 35. maddeleri uyarınca 7 ay; aynı Yasa"nın 116/4, 119/1-c ve 35. maddeleri uyarınca 6 ay; aynı Yasa"nın 151/1. maddesi uyarınca 4 ay hapis cezasına hükmedileceğinin karar yerinde gösterilerek tartışıldığı, yukarıda izah edildiği üzere sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK"da yer alan 116/4. ve 119/1-c maddelerinin uzlaşma kapsamı dışında kaldığı, bu halde sadece mala zarar verme suçu yönünden uzlaşma hükümlerinin uygulanabileceği, bir an için sanık ile müştekinin mala zarar verme suçu yönünden uzlaştıkları kabul edilse bile hırsızlık suçundan belirlenen 7 ay hapis cezası ile işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan belirlenen 6 ay hapis cezası toplamının, sanık hakkında neticeten belirlenen 10 ay 20 gün hapis cezasından, sanığın aleyhine olduğu ve sonuç ceza bakımından sanık hakkında yapılan uygulamanın lehe olduğu kabul edilerek, aleyhe de temyiz bulunmaması nedeniyle mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçları yönünden değerlendirme yapılmaması, sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 03.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.