17. Ceza Dairesi 2015/11222 E. , 2015/10451 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuk hakkında hüküm kurulurken TCK"nın 142/1-b ve 31/3. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay olarak belirlenen hapis cezasından aynı Yasa"nın 62. maddesi uyarınca ceza indirimine gidildiği sırada sonuç cezanın 1 yıl 1 ay 10 gün yerine 1 yıl 1 ay 20 gün hapis cezası şeklinde belirlenmesi suretiyle fazla cezaya hükmolunması,
2-T.C. Anayasası"nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasa"nın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanun"u Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanıklar için baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafiinin ücretinin suça sürüklenen çocuktan alınmasına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi.
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ........... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, atılı hırsızlık suçundan kurulan hüküm fıkrasından “1 yıl 1 ay 20 gün hapis cezası” ibaresinin çıkartılarak yerine “ 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası" ibaresinin yazılmak suretiyle TCK"nın 142/1 -b, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca sonuç cezanın “1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası” olarak belirlenmesi ile hüküm fıkrasından zorunlu müdafii gideri ile ilgili bölümün çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; atılı suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihinde 18 yaşını doldurmamış olan ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından neticeten hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezaların, TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı bulunan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun değerlendirilmemesi,
2-5271 sayılı CMK’nın 231/6-c maddesinde öngörülen zararın maddi zarar niteliğinde olup manevi zararı kapsamadığı, bu itibarla maddi zarar doğurmayan ya da doğurma ihtimali bulunmayan suçlarda bu koşulun aranmasına gerek bulunmadığı, sanığın suç tarihinde sabıkasız olduğu, lehine TCK"nın 62. maddesinin tatbik edildiği gibi oturum zabıtlarına her hangi bir olumsuz davranışının da dercedilmediği görülmekle, konut dokunulmazlığının ihlali suçunda mahiyeti itibariyle tazmini gerektirir bir zarar bulunmadığı da gözetilmeden, CMK"nın 23 l/b bendinde yer alan ölçütün tartışılıp değerlendirilerek karar verilmesi yerine, zararın karşılanmaması gerekçe gösterilerek, yetersiz gerekçe ile CMK"nın 231/5 maddesinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ........müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 25.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.