Esas No: 2021/13868
Karar No: 2022/6998
Karar Tarihi: 06.04.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13868 Esas 2022/6998 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13868 E. , 2022/6998 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 26/06/2019 tarih 2019/İHK-7655 sayılı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 05/06/2017 tarihinde davalı tarafından zorunlu trafik sigortası ile sigortalı araç ile müvekkilinin yolcu olduğu araç arasında gerçekleşen kazada müvekkilinin yaralandığını, davalıya yapılan başvuruya rağmen müvekkiline ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 20/02/2019 tarihli dilekçesiyle talebini 233.790,00 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; iddia, savunma ve toplanan delillere göre başvurunun kabulü ile 233.790,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 12/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, davacının maluliyet oranının belirlenmesi açısından düzenlenen ve Hakem Heyetince hükme esas alınan Karaman Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen 17/07/2018 tarihli raporun hangi mevzuat hükümlerine göre düzenlendiği belli olmamaktadır. Bunun yanında, davacının trafik kazası sonucu anksiyete bozukluğu tanısı ile %25 kalıcı maluliyeti olduğu rapor edilmiştir.
Buna göre davacının yaralanmadan kaynaklı maluliyetinin tespiti için tüm tedavi evraklarının getirtilip değerlendirmek üzere Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden içerisinde psikiyatri uzmanı da bulunan bir heyetten, kaza tarihinde geçerli Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre ve temyiz eden davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek "anksiyete bozukluğu" tanısının davaya konu trafik kazası nedeniyle olup olmadığı, bu nedenle davacıda ömür boyu sürecek kalıcı maluliyet bulunup bulunmadığı ve varsa oranının ne olduğu hususlarında gerekli görülmesi halinde bizzat muayenesi yapılarak ayrıntılı, gerekçeli, tıbbi tespitleri içeren denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. İtiraz Hakem Heyeti kararının bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.