Esas No: 2021/13511
Karar No: 2022/7003
Karar Tarihi: 06.04.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13511 Esas 2022/7003 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13511 E. , 2022/7003 K.Özet:
Davalı tarafın, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davasına ilişkin yapılan itirazın incelenmesi sonucunda, kısmen kabul edilmiştir. Davacı, kazada yaralandığını ve malul olduğunu belirterek, davalıdan 5100 TL maddi tazminat talep etmiştir. Sigorta Uyuşmazlık Hakem Heyeti, başvuruyu kısmen kabul etmiş ve davalının 74.529,58 TL maddi tazminat ödemesine karar vermiştir. Ancak, davalının itirazı üzerine uyuşmazlık hakem heyeti kararı kısmen kabul edilmiştir. Mahkeme, Adli Tıp Kurumu ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından usulüne uygun şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, yeni bir rapor alınması gerektiğini belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar vermiştir. Kararda, Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazetede yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesine atıfta bulunulmuştur. Bu maddeye göre, tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir. Hesaplanan vekalet ücretinin, maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kısmen kabulüne dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı tarafın itirazının kısmen kabulüne, uyuşmazlık hakem heyeti kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; müvekkilinin, 13/04/2019 tarihinde motosikleti ile seyir halinde iken davalı tarafından ZMS ile sigortalanan motosiklet ile gerçekleşen çift taraflı kazada yaralandığını ve malul olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100 TL geçici iş göremezlik, 4800 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 100 TL tedavi gideri ile 100 TL ulaşım ve konaklama gideri olmak üzere 5100 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini 74.629,58 TL’ ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Uyuşmalık Hakem Heyeti tarafından, başvurunun kısmen kabulü ile 70.994,05 TL sürekli iş göremezlik, 3435,53 TL geçici iş göremezlik, 100 TL yol ulaşım olmak üzere 74.529,58 TL maddi tazminatın 23.10.2019 dan yasal faizi ile beraber davalı ... şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; karara davalı tarafından itiraz edilmiştir.
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalının itirazının kısmen kabulüne, 70.994,05 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 23.10.2019 tarihinden yasal faizi ile beraber davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Ancak somut olayda, kaza tarihi 13/04/2019 olup, hükme esas alınan, davacının başvuru yaparken dosyaya sunduğu İstanbul Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 04/11/2019 tarihli erişkinler için engelli sağlık kurulu raporunun hangi yönetmelik hükümleri esas alınarak düzenlendiği belli değildir.
Şu durumda, 13/04/2019 olan kaza tarihi itibari ile Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olup, bu yönetmelik hükümlerine uygun şekilde Adli Tıp Kurumu ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, yeni bir rapor alınıp (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre, Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazetede yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinde "Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 06/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.