Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/7105 Esas 2015/10294 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7105
Karar No: 2015/10294
Karar Tarihi: 01.12.2015

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/7105 Esas 2015/10294 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/7105 E.  ,  2015/10294 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığına

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Sanıkların işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün yapılan incelemesinde;
    Doğrudan tayin edilen adli para cezasının miktarı itibariyle hüküm tarihinde yürülükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından,sanık ... ve Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    2-Sanıkların hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde;
    1-Sanıklar ... ve ..."in tüm aşamalarda suçlamaları kabul etmedikleri, tanık ... tarafından da teşhis edilmedikleri, sanık ... her ne kadar tanık ... tarafından teşhis edilmiş ise de; tanığın sanığı suç saatinden yaklaşık 3 saat önce müştekinin işyeri yakınlarında görmesi, suç saatinde bu sanığın müştekinin işyerinde ve ya yakınlarında olduğuna ilişkin bir delilin olmaması ve tüm aşamalarda suçlamaları kabul etmediğinin anlaşılması karşısında; sanıkların savunmalarının aksini ispat edecek şekilde yüklenen suçtan mahkumiyetlerini gerektirir her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    a-Her iki suç açısından da; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK"nun 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaat, sanıkların suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesinin belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden gerekçesiz hüküm kurulması,
    b-09.01.2009 tarihli olay yeri inceleme ve olay ve görgü tespit tutanağına göre müştekinin işyerine zarar verildiğinin anlaşılması karşısında; sanıkların mala zarar verme suçundan cezalandırılmasına ilişkin yeterli, inandırıcı deliller bulunduğu gözetilmeden, kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde uygulama yapılması,
    c-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda sanıkların hırsızlık suçu hakkında TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    d-Sanıkların sabıkasız olması, teşebbüs aşamasında kalan hırsızlık suçundan cezanın ertelenmesi, hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kalması ve mahkemenin 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinin uygulanmamasını "sanığın müştekinin maddi zararını gidermeyi kabul etmemesi" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeye bağlayarak hüküm kurduğunun anlaşılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 01.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara