Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/6642 Esas 2015/10248 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6642
Karar No: 2015/10248
Karar Tarihi: 30.11.2015

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/6642 Esas 2015/10248 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık Ömer'in hırsızlık suçu nedeniyle mahkum edildiği bir davayı inceleyen 17. Ceza Dairesi'nin verdiği karar incelenerek, suçun sanık tarafından işlendiği kabul edilmiştir. Ancak, kararda 3 ayrı husus nedeniyle bozma kararı verilmiştir. Bunlar:
1) Şikayetçinin kısmi iadeye rızası olup olmadığının sorulmamış olması
2) İddianame ile sanık hakkında açılan kamu davasında 58. maddenin uygulanması gerekirken, ek savunma hakkı verilmeden uygulanması
3) TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda yeniden değerlendirilmesi gerektiği
5237 sayılı TCK'nın 6/1-e maddesi uyarınca gece vaktinin güneşin batmasından 1 saat sonra başladığı ve 5237 sayılı TCK'nın 168. maddesi hakkında açıklamalar yapılması gerektiği belirtilmiştir.
17. Ceza Dairesi         2015/6642 E.  ,  2015/10248 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Suç tarihinde güneşin batış saatinin 16.23 olduğu ve yaz saati uygulaması nedeniyle güneşin batış saatinin 17.23 olarak kabul edildiği, 5237 sayılı TCK"nın 6/1-e maddesi uyarınca gece vaktinin güneşin batmasından 1 saat sonra başladığı yani dava konusu olayda 18.23"den itibaren gece vakti sayılacağı, müştekinin aracını 19.30 sıralarında park ettiğini ve ertesi gün saat 09.00 sıralarında aracının yerinde olmadığını belirttiği, ayrıca sanık Ömer"in gece geç saatlerde hırsızlık suçunu gerçekleştirdiklerini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki 2 nolu düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1)Dosya içeriğine göre; sanığın görevlilerce yakalanmasından sonra suça konu otomobili sattığı şahsın kimlik ve adresini bildirmek suretiyle otomobilin parçalanmış bir şekilde bulunarak iadesini sağlamış olması karşısında, şikayetçinin yapılan kısmi iadeye rızasının bulunup bulunmadığı sorularak, rızasının bulunması halinde sanık hakkında TCK"nın 168. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2)İddianame ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanması istemiyle kamu davası açılmadığı halde, 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesi gereğince ek savunma hakkı verilmeden, sanık hakkında 58. maddenin uygulanması,
    3)T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nun temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 30.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara