Mühür bozma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/9455 Esas 2016/7310 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9455
Karar No: 2016/7310
Karar Tarihi: 30.11.2016

Mühür bozma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/9455 Esas 2016/7310 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, borcu nedeniyle su saati mühürlenmiş olmasına rağmen mührü bozarak suyu kullanmaya devam ettiği iddiasıyla mühür bozma suçundan açılan davada mahkum edildi. Ancak mahkeme, suçun gerçekleşmesi için önceden yapılmış usulüne uygun mühürlemenin bulunması gerektiğini belirterek, tüm delillerin birlikte değerlendirilip hukuki durumunun takdir edilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin zarar kavramının, zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğunu açıkladı ve somut bir zararın gösterilmediği durumlarda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığını belirtti. Kararda atıf yapılan kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nun 203/1, 5271 sayılı CMK'nun 231/6-c, 1412 sayılı CMUK'un 321.
21. Ceza Dairesi         2016/9455 E.  ,  2016/7310 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mühür bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-... Cumhuriyet Başsavcılığının 08.12.2010 gün ve 2010/7081 Esas sayılı iddianamesi ile borcundan dolayı su saati mühürlenen sanığın evinde 09.06.2010 ve 24.06.2010 tarihlerinde yapılan kontrollerde mührün bozularak suyun kullanılmaya devam edildiği iddiası ile sanık hakkında mühür bozma suçundan açılan kamu davasında, 09.06.2010 tarihli kaçak ve usulsüz su kullanım tutanağından saatin önceden mühürlendiğinin anlaşılmasına rağmen belirtilen tarih öncesinde yapılan işleme ilişkin mühürleme tutanağı dosya arasında bulunmadığı gibi, aynı tutanak içeriğinden suyun aparatla kesildiği ancak yeniden yapılan bir mühürleme işleminin de olmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi ve suç unsurunun tespiti bakımından, 5237 sayılı TCK"nun 203/1. maddesinde düzenlenen mühür bozma suçunun gerçekleşmesi için önceden yapılmış usulüne uygun mühürleme bulunması gerektiği cihetle, 09.06.2010 tarihinden önce sanığın ikameti için düzenlenmiş mühürleme tutanağı ile bu tarihte yapılan usulsüz kullanım tespitinden sonra yeniden mühürleme yapıldığına dair tanzim edilmiş başka bir tutanak da varsa tamamının aslı veya onaylı suretlerinin dosya arasına getirtilmesinden sonra, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
    2-Kabul ve uygulamaya göre de;
    Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/25-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nun 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının; kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, mühür bozma suçundan meydana gelmiş ne gibi bir somut zararın oluştuğu gösterilmeden ve birikmiş elektrik borcunun suçtan kaynaklanan zarar olmadığı gözetilmeden engel teşkil eden sabıka kaydı da bulunmayan sanık hakkında, "katılanın uğradığı zararın giderilmediği" yönündeki yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 30.11.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.











    Hemen Ara