Ankara Kaçakçılık Avukatı Web Sitesi - Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/15383 Esas 2015/9909 Karar Sayılı İlamı

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/15383 Esas 2015/9909 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/15383
Karar No: 2015/9909
Karar Tarihi: 24.11.2015

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/15383 Esas 2015/9909 Karar Sayılı İlamı

Özet:
17. Ceza Dairesi tarafından incelenen ve bir çocuk mahkemesi tarafından verilen hükümde, hürriyeti bağlayıcı cezanın adli para cezasına çevrilmesi sırasında TCK'nun ilgili maddelerinin yazılmamasının bir eksiklik olduğu kabul edilmiştir. Suça sürüklenen çocuk, suçlamayı kabul etmemiş ve hırsızlık suçunu işlemediği görüşünde olsa da, eylemin suç eşyasını bilerek satın almayı oluşturduğu gözetilmeden hüküm kurulmuştur. Bu nedenle hüküm bozulmuş ve kazanılmış haklar korunarak bozma kararı verilmiştir.
İlgili TCK maddeleri: 52/2 ve 52/4. Bu maddeler, adli para cezasının belirlenmesi ve taksitlendirilmesi sürecinde dikkate alınması gereken kriterleri ve usulleri belirlemektedir.

17. Ceza Dairesi 2015/15383 E. , 2015/9909 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Hürriyeti bağlayıcı cezanın adli para cezasına çevrilmesi sırasında, bir gün karşılığı adli para cezasının belirlenmesine ve taksitlendirilmesine ilişkin TCK"nun 52/2 ve 52/4 uygulama maddelerinin yazılmaması yerinde giderilebilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.
Suça sürüklenen çocuk tüm aşamalarda suçlamayı kabul etmeyip, motosikleti 2 yıl önce bir hurdacıdan satın aldığını belirttiği, sanığın kimliğinin de suç tarihinden yaklaşık 2 yıl sonra, suça konu eşyanın bir başkasında bulunması üzerine belirlendiği, sanığın hırsızlık suçunu işlediğine dair yeterli delil olmadığı, ancak eylemin suç eşyasını bilerek satın alma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hırsızlık suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ......müdafiinin temyiz nedenleri ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, CMUK 326/son madde gereğince kazanılmış hakkın korunmasına, 24.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.