Esas No: 2021/11024
Karar No: 2022/7581
Karar Tarihi: 20.04.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11024 Esas 2022/7581 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/11024 E. , 2022/7581 K.Özet:
Davacı, müvekkiline ait aracın kasko sigortacısı olan davalının poliçede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden dolayı oluşan hasarını gidermekle yükümlü olduğunu iddia ederek 152.720 TL tazminat talebinde bulunmuştur. Hakem Heyeti davacının talebinin kısmen kabul edilerek 131.035 TL'nin davalı sigortacıdan tahsili ve geri kalan tutarın başka bir sigorta şirketinden alınarak ödenmesine karar vermiştir. Ancak davalı vekili bu karara itiraz etmiştir ve İtiraz Hakem Heyeti de davalının itirazını reddetmiştir. Bunun üzerine, davacı vekilinin talebiyle mahkeme görülmüştür. Mahkeme, konusunda uzman bilirkişi raporu alınmaması ve yapılan araştırmanın yetersiz olması nedeniyle kararın bozulması gerektiğine hükmetmiştir.
Kanun maddeleri:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1409. maddesi: Sigortacı, sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan gerçek zararı gidermekle yükümlüdür.
HMK'nın 266. maddesi: Gerçek zararın belirlenmesi için rapor alınması gerektiği, alınmış raporlar arasında çelişki bulunması halinde ise bu çelişkilerin giderilmesi gerektiği açıklanmaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 25.06.2019 tarih 2019/İHK-7554 sayılı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, müvekkiline ait ve davalının kasko sigortacısı olduğu aracın 05/10/2018 tarihinde seyir halindeyken arızalanıp elektrik aksamının yanması sonucu hasara uğradığını, davalı sigortacıya yapılan başvurunun reddedildiğini belirtilerek 152.720,00 TL maddi tazminatın davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kısmen kabulü ile 131.035,00 TL’nin davalı ... şirketinden alınarak başvurana ödenmesine karar verilmiş; davalı vekili tarafından karara itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, davalının itirazının reddine karar verilmiş; bu karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1409. maddesinin 1. fıkrası gereği sigortacı, sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan gerçek zararı gidermekle yükümlüdür. Davaya konu kasko poliçesindeki, rizikonun gerçekleşmesi nedeniyle davacıya ait araçta oluşan hasarın nitelik ve niceliğinin belirlenmesi, özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK'nın 266. maddesi gereği gerçek zararın belirlenmesi için rapor alınması, alınmış raporlar arasında çelişki bulunması halinde ise bu çelişkilerin giderilmesi gerekeceği açıktır.
Somut olayda, Hakem Heyetince aracın hasarı hususunda herhangi bir bilirkişi raporu alınmamış, 05/10/2018 tarihli yangın raporu ile davalı tarafından sunulan 10/10/2018 tarihli araştırma raporu hükme esas alınmıştır. Anılan raporlar, konusunda uzman bilirkişiden alınmadığı gibi içerik itibariyle de hüküm kurmaya elverişli olmadığından gerçek zararın belirlenmesi için yapılan araştırma yetersizdir.
Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince, davalının sorumlu olacağı gerçek zarar miktarının saptanması bakımından davacıya ait aracın tamamen yanıp yanmadığı, araçta meydana gelen zarar miktarının ne kadar olduğu, aracın tamirinin ekonomik olup olmadığı, ekonomik ise tamir bedelinin, ekonomik değilse aracın kaza tarihi itibariyle 2. el piyasa rayiç değeri araştırılarak gerçek zarar miktarının hesaplanması için makine mühendisi bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti Kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 20/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.