Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15599 Esas 2022/7551 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/15599
Karar No: 2022/7551
Karar Tarihi: 20.04.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/15599 Esas 2022/7551 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Taraflar arasında trafik kazası sonucunda oluşan maddi tazminat davasıyla ilgili olarak Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karara yapılan itiraz sonucu İtiraz Hakem Heyeti tarafından reddedilmiştir. Ancak yapılan incelemelerde maluliyet oranının belirlenmesinde eksiklikler olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle İtiraz Hakem Heyeti kararı davacı yararına BOZULMUŞTUR. Sigortacılık Kanunu kapsamında, tarafların avukatları tarafından temsil edildiği durumlarda hükmedilecek vekalet ücreti, asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekalet ücretinin beşte biri olarak belirlenir. Davacının tazminat hesaplamalarında kullanılan yöntemlere dair eksiklikler tespit edilmiştir. Davanın görüldüğü tarihlerde yürürlükte olan ölçütlerin dikkate alınması gerektiği belirtilerek, iş göremezlik tazminatı hesaplamalarının tekrar yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: Sigortacılık Kanunu'nun 30/17 maddesi, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesi, AAÜT'nin 17. maddesi. Maluliyetin belirlenmesi için Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik ve Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınmalıdır.
4. Hukuk Dairesi         2021/15599 E.  ,  2022/7551 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen karara taraflarca yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince tarafların itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı vekili; müvekkilinin, 17/08/2018 tarihinde dava dışı sevk ve idaresinde olan motosikletle seyir halinde iken davalı tarafından ZMS ile sigortalanan araç ile gerçekleşen çift taraflı trafik kazasında yaralandığını ve malul olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 20.000,00 TL sürekli maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden ticari faizi ile tahsilini talep etmiş, ıslahla talebini 97.951,50 TL’ ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davanın kabulü ile 92.695,09 TL maddi tazminatın 08/08/2020 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı taraflarca itiraz edilmesi üzerine, tarafların itirazının reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyet kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalının temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle, maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Bilirkişi Kurulu tarafından düzenlenen 29/11/2019 tarihli raporu Uyuşmazlık ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından benimsenmiş olup bu raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 18 olarak belirlenmiştir. Ne var ki, anılan bu raporda kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan mevzuata uygun olarak maluliyet değerlendirmesinin yapılmadığı, rapor tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre belirleme yapılmadığı görülmektedir. Bu yönüyle, maluliyet oranı tespitine ilişkin bu rapor, hükme esas almaya elverişli olmadığından, maluliyetin belirlenmesi konusunda yapılan araştırma yetersizdir.
    Bu durumda İtiraz Hakem Heyeti tarafından; kazayla ilgili eksik kalan tedavi evrakları temin edildikten sonra, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ölçülerine göre, uzman bilirkişi heyetinden, davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Kabule göre, Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazetede yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinde "Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince:
    Dosyanın incelenmesinde; davacının sürekli iş göremezlik tazminatının belirlenmesine yönelik alınan hesap raporunda PMF yaşam tablosu, % 0 teknik faize göre hesaplama yapıldığı ancak bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılmadığı ve bu raporun hükme esas alındığı anlaşılmaktadır. Davacı vekilinin temyiz dilekçesinde PMF yaşam tablosu ve prograsif rant formülü gözetilerek düzenlenen raporun hükme esas alınması gerektiğini belirtmesi karşısında; davacının talebi aşılmayacak şekilde PMF’ye göre muhtemel bakiye ömrün belirlenmesi ve bilinen son gelirin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması, bilinen ve bilinmeyen dönem hesabının hangi tarihlerden başlayıp hangi tarihte bittiği açık ve denetime elverişli bir şekilde belirtilerek tazminat hesaplamasının yapılması için gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:İtiraz Hakem Heyeti kararının yukarıda (2) no’lu bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına, (3) no’lu bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya ve davalıya geri verilmesine, 20.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara