Esas No: 2020/29317
Karar No: 2022/10237
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/29317 Esas 2022/10237 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/29317 E. , 2022/10237 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCKnın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- 6545 sayılı Yasa’nın 104. maddesi uyarınca Kanun’un yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğinin belirtildiği, 6545 sayılı Yasa’nın 62. maddesi ile değişik TCK'nın 142/2-h maddesinin 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdiği ve suç tarihinin 11/05/2014 olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın hırsızlık eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan ve daha lehe olan TCK'nın 142/1-b maddesine uyduğu ve 6545 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki TCK'nın 142/1-b maddesi ile hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden suç tarihinde yürürlükte olmayan ve sanık aleyhine olan TCK'nın 142/2-h maddesi ile hüküm kurulmak suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
2- Adli sicil kaydında tekerrüre esas başka ilamı bulunmayan sanık hakkında tekerrüre esas alınan Adana 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/10/2011 gün ve 2010/1671 Esas, 2011/2266 Karar sayılı ilamındaki mahkûmiyetin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 18/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'la yeniden düzenlenen TCK’nın 191. maddesi ile aynı Kanun'la 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası gereğince uyarlanması sonucu "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ve koşulları gerçekleştiğinde CMK'nın 231. maddesinin 10. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine" karar verileceğinin öngörülmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan bu ilamla ilgili uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 24/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.