Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3217 Esas 2022/10262 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3217
Karar No: 2022/10262
Karar Tarihi: 24.05.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3217 Esas 2022/10262 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında mala zarar verme, tehdit, cinsel taciz ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesi yapılmıştır. Cinsel taciz suçuna mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi, doğrudan hükmolunan adli para cezasına mahkumiyet olduğundan mümkün değildir.
Mala zarar verme suçuna mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi ise, vekalet ücreti yönünden hükümde bozulduktan sonra düzeltilerek onanmıştır.
Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemi ise, sanığın eylemine uyan tehdit suçunun uzlaşma kapsamına alındığı için uzlaştırma işlemi yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun oluşması için eylemin ısrarla tekrarlanması ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerektiği vurgulanarak, yetersiz gerekçe ile hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkumiyet hükmü bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 2. m
2. Ceza Dairesi         2022/3217 E.  ,  2022/10262 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mala zarar verme, tehdit, cinsel taciz, kişilerin huzur ve sükununu bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    I- Sanık ... hakkında katılan ...'ye karşı cinsel taciz suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    14/04/2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31/03/2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL. dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından sanık müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    II- Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Katılan sanık ... vekilinin sanık ... hakkında verilen hükmü yalnızca vekalet ücreti yönünden temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede,
    Kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 14/1. maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; "hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre 1.800,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana verilmesine" karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    III- Sanık ... hakkında katılan ...'ye karşı tehdit suçundan katılan ...'ye karşı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.Ancak;
    1-02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 106/1-1.cümle maddesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    2-TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu genel ve tamamlayıcı nitelikte bir suç olup, bu suçun oluşması için eylemin Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanmamış olması gerekmektedir. Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma yada aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunulması eylemlerinin bir kez yapmasının yeterli olmadığı, eylemin ısrarla tekrarlanması, süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir.
    Sanığın, katılana cinsel tacizde bulunduğu kabul edilerek mahkumiyet hükmünün kurulması karşısında, sanığın hangi eylemlerinin TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen genel ve tamamlayıcı nitelikte olan kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu ve suçun unsuru olan ısrar ögesinin ne şekilde gerçekleştiği, sanığın kastının ne şekilde sırf huzur ve sükunu bozma saiki olarak kabul edildiği yöntemince açıklanmadan, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenden dolayı BOZULMASINA, 24/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara