Esas No: 2022/1597
Karar No: 2022/10297
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1597 Esas 2022/10297 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/1597 E. , 2022/10297 K."İçtihat Metni"
İş yeri dokunulmazlığını ihlâl etme suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 116/2. maddesi gereğince 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/12/2014 tarihli ve 2012/1117 esas, 2014/498 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 14/12/2021 gün ve 25086-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/01/2022 gün ve 2021/158344 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 02/07/2014 tarihli ve 2014/16 esas, 2014/343 karar sayılı ilamında yer alan, '.. Zira hak sahipleri bu gibi yerlere isteyenin girmesi hususunda daha başlangıçta rızalarını örtülü olarak açıklamış sayılırlar" biçimindeki açıklamalara yer verilmiştir. Bir okulun gündüz saatlerinde ve eğitime açık zaman diliminde mutat olarak girilmeye elverişli ve izinle girilmeyecek yerlerden olduğu, herkesin gidip orada iş ya da işlemini yaptırabileceği açıktır. Ancak geceleyin ya da kapalı bulunduğu zamanlarda herkesin istediği şekilde girebileceği yerlerden olduğundan söz edilemez. Nitekim madde gerekçesi, mutat olarak girilebilen işyerlerine gündüz ya da çalışma saatlerinde girilmesinin hak sahibinin örtülü rızası nedeniyle suç oluşturmayacağını, ancak halka açık olmayan, çalışma saatleri dışında girilmesinin işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturacağını vurgulamaktadır..." şeklindeki açıklamaları nazara alındığında,
Somut olayda, sanık ...'ın müşteki ...'a ait Ericson Xperia marka cep telefonunu Bayrampaşa ....,Mahallesi Sema Sokak No:26 numaralı adreste hizmet vermekte olan işyerinden saat 18,30 sıralarında işyerinin açık olduğu ve hizmet verdiği esnada masa üzerinden hırsızladığı, ilgili işyerinin mutat olarak girilebilen yerlerden olduğu, gündüz ya da çalışma saatlerinde söz konusu işyerine girilmesinin hak sahibinin örtülü rızası nedeniyle işyeri dokunulmazlığını ihlal etme suçunu oluşturmayacağı gözetilmeksizin, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, katılan ...’ın yokluğunda verilen hükmün katılanın MERNİS adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi gereğince “MERNİS adresi” ibaresi ile çıkarılan tebligat işleminin usule aykırı olmasından dolayı, hükmün usulüne uygun kesinleşmediği belirlenmekle; kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/12/2014 tarihli kararının katılana usule uygun olarak tebliğ edilip, kesinleştirildikten sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün olup, (İSTANBUL) 12. Asliye Ceza Mahkemesinin henüz kesinleşmeyen 18/12/2014 tarihli ve 2012/1117 E., 2014/498 K. sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 25/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.