Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/29027 Esas 2022/10387 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/29027
Karar No: 2022/10387
Karar Tarihi: 25.05.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/29027 Esas 2022/10387 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2020/29027 E.  ,  2022/10387 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Hakkında mahkumiyet kararı verilen sanığın 24/12/2013 havale tarihli dilekçesindeki anlatımından temyiz başvurusu ile birlikte eski hale getirme isteminde de bulunduğunun anlaşılmasına, eski hale getirme isteği hakkındaki karar verme yetkisinin, CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay'ın ilgili dairesine ait olmasına göre, mahkemenin 27/12/2013 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. fıkrasının, "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (Bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması" gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, yokluğunda verilen kararın, sanığın Karacabey Asliye Ceza Mahkemesindeki 26/09/2011 tarihli sorgusunda bildirdiği Kalyoncu Kulluğu Mahallesi, Kurdela Sokak, No:17/2, Beyoğlu/İSTANBUL adresine tebliğe çıkartıldığı, yapılan tahkikat sonucunda muhatabın adres bırakmadan taşındığının komşusu Nejla Demir’in beyanından anlaşılması nedeniyle bila tebliğ iade edildiği, sanığın adres kayıt sisteminden tespit edilen ...., Mahallesi, ... Caddesi, No:..., İç Kapı No:..., ....,/TEKİRDAĞ adresine 14/03/2013 tarihinde doğrudan Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca yapılan tebligatın geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın eski hale getirme isteminin kabulü ile 24/12/2013 tarihli temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15/04/2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Müştekinin suç tarihinde pazar yerinde bulunduğu sırada biri bayan biri erkek iki şahsın hareketlerinden şüphelendiği, bu şahısların cebinde bulunan cep telefonunu çalarak uzaklaştıklarını gördüğü, soruşturma aşamasındaki beyanında eşgalini verdiği bu şahısları daha sonra görse tanıyabileceğini söylediği, 04/03/2010 tarihli tutanaktan, müştekiye Olay Yeri İnceleme Grup Amirliğinin bilgisayarında yüklü bulunan şüphelilere ait fotoğrafların gösterildiği ve müştekinin sanığı teşhis ettiği, diğer şahsı teşhis edemediği, sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmediği, duruşmada müştekinin hazır bulunmadığı ve sanık ile yüzleştirme yaptırılmadığının anlaşılması karşısında, sanık ile müştekinin aynı oturumda hazır edilerek, mümkün ise müştekiye canlı teşhis yaptırılması, eğer bu mümkün değil ise sanığın teşhise elverişli güncel fotoğrafları çektirilerek müştekiye gösterilip teşhis yaptırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 25/05/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara