Esas No: 2022/1467
Karar No: 2022/10299
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1467 Esas 2022/10299 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/1467 E. , 2022/10299 K."İçtihat Metni"
Kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından suça sürüklenen çocuk ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Aydın Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 03/07/2020 tarihli ve 2013/18067 soruşturma, 2020/7260 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı müteakip, Aydın Cumhuriyet Başsavcılığının 03/07/2020 tarihli suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 31/1. maddesi ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 11, 5 ve 7. maddeleri uyarınca çocuklara özgü koruyucu ve destekleyici tedbirlere hükmedilmesi talebi üzerine, suça sürüklenen çocuğun herhangi bir koruyucu tedbire ihtiyacı olmadığından bahisle hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı uygulanmasına yer olmadığına ilişkin Aydın Çocuk Mahkemesinin 30/09/2020 tarihli ve 2020/148 tedbir talep sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair mercii İzmir 2. Çocuk Mahkemesinin 02/12/2020 tarihli ve 2020/288 tedbir talep sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 09/12/2021 gün ve 16395-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/01/2022 gün ve 2021/156741 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 11. maddesinde yer alan "Bu Kanunda düzenlenen koruyucu ve destekleyici tedbirler, suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar bakımından, çocuklara özgü güvenlik tedbiri olarak anlaşılır." şeklindeki ve Çocuk Koruma Kanununa Göre Verilen Koruyucu ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 8/6. maddesinde yer alan " Fiili işlediği sırada oniki yaşını bitirmiş onbeş yaşını doldurmamış bulunan çocuklar ile onbeş yaşını doldurmuş ancak onsekiz yaşını doldurmamış sağır ve dilsizlerin işledikleri fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamamaları veya davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişmemiş olması hâlinde mahkemece, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 31 inci maddesinin ikinci fıkrası ile 33 üncü maddesi uyarınca çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur." şeklindeki düzenlemeler uyarınca, fiili işlediği sırada on iki yaşını bitirmiş on beş yaşını doldurmamış çocuklar ile on beş yaşını doldurmuş ancak on sekiz yaşını doldurmamış sağır ve dilsizlerin işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamamaları veya davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişmemiş olması halinde mahkemece suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar ile korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında tedbir kararı verilebileceği nazara alındığında,Somut olayda, 10/11/2013 tarihinde müşteki ...'e ait .... Mevkii/Aydın adresindeki bağ evinde meydana gelen kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarının şüphelisinin suça sürüklenen çocuk olduğu tespit edilmiş ise de; suça sürüklenen çocuğun babası .....'in bağ evinin hissedarı olduğu, suç tarihinden önce de suça sürüklenen çocuğun bu konuta bir çok kez gittiği anlaşılmakla, tedbir talebi üzerine Mahkemesince suça sürüklenen çocuğun atılı suçları işlemediği tespitiyle koruyucu ve destekleyici tedbir uygulanmasına yer olmadığına karar vermesi gerekirken, suça sürüklenen çocuğun herhangi bir koruyucu tedbire ihtiyacı olmadığından bahisle hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinde düzenlenen kanun yararına bozma; kesinleşmiş hakimlik veya mahkeme kararlarına karşı başvurulan olağanüstü bir yasa yoludur. Bu yasa yolu ile kanunların aynı (tek) biçimde uygulanması, Yargıtay denetiminden geçmeksizin kesinleşen kararlardaki hukuka aykırılıkların giderilmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Bu manada kanun yararına bozma istemine konu edilen hükümdeki hukuka aykırılıkların denetlenebilmesi bakımından dosyadaki evrakların eksiksiz bir şekilde olmasının gerekmesi nedeniyle dosyada onaysız fotokopi şeklinde bir kısım soruşturma evraklarının olması nedeniyle Aydın Cumhuriyet Başsavcılığının 03/07/2020 tarih ve 2013/18067 soruşturma numaralı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara ilişkin tüm soruşturma evraklarının denetime olanak verecek şekilde dosya içerisine konulmasından sonra incelenmek üzere iadesinin mahallince sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 25/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.