Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3443 Esas 2022/10665 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3443
Karar No: 2022/10665
Karar Tarihi: 30.05.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3443 Esas 2022/10665 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/3443 E.  ,  2022/10665 K.

    "İçtihat Metni"


    Sanık ...'in Bursa 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.04.2013 tarihli ve 2012/897 E., 2013/362 K. sayılı kararıyla hırsızlık suçundan TCK’nın 142/1-b, 143, 62/1, 58/6. maddeleri uyarınca 2 yıl 11 ay, iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme suçundan TCK’nın 116/2-4, 119/1-c, 62/1, 58/6. maddelerinden 2 yıl 6 ay ve mala zarar verme suçundan TCK’nın 151/1, 62/1, 58/6. maddelerinden 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın sanık tarafından temyiz edildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 05.05.2014 tarihli tebliğname ile “Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık ... ve sanık ... müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddi; ancak CMK 324/4. maddesi uyarınca Devlete ait yargılama giderlerinin 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106’ncı maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan (20,00 TL dahil) az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, 16,00’şar TL yargılama giderinin sanıklardan alınmasına karar verilmesi, nedeniyle hükümlerin BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8.maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "yargılama giderinin sanıklardan tahsiline" ilişkin kısmın çıkartılarak yerine "yargılama giderinin hazine üzerinde bırakılmasına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleriyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASI” talep edilmiş, temyiz talebini inceleyen Dairemizin 06.04.2016 tarihli ve 2014/22092 E., 2016/6409 K. sayılı kararı ile “5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının ve hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK'nın 324/4 maddesinde atıfta bulunulan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL'den az olduğu halde yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmiş ise de, hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıktan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin edilmesi gereken miktardan az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün ONANMASINA,” karar verilmiş; ancak 05.05.2014 tarihli tebliğnamenin tebliğ edildiği 02.06.2014 tarihinde Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olan sanık ...'in bizzat kendisine okunup anlatılmak suretiyle tebliği yerine Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre yapılan tebliğname tebliği işleminin geçersiz olması karşısında, tebliğnamenin usul ve yasa hükümlerine uygun olarak tebliğ edilmemesi sebebiyle Dairemizin 06.04.2016 tarihli ve 2014/22092 E., 2016/6409 K. sayılı kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurulmuştur.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.04.2022 tarihli ve KD-2022/54271 sayılı itirazı üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesinin, 6352 sayılı Kanun'un 99. maddesi ile eklenen 3. fıkrası uyarınca yapılan incelemede;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.04.2022 tarihli ve KD-2022/54271 sayılı itirazının KABULÜNE, Dairemizin 06.04.2016 tarihli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarına ilişkin sanık ... hakkındaki onama kararının KALDIRILMASINA karar verilerek yapılan incelemede;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 05.05.2014 tarihli tebliğnamenin tebliğ edildiği 02.06.2014 tarihinde Bursa H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olan sanık ...'e tebliğnamenin bizzat okunup anlatılmak suretiyle tebliği yerine, MERNİS adresine Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre yapılan tebliğname tebliği işleminin geçersiz olması karşısında, sanığa 05.05.2014 tarihli tebliğnamenin usulüne uygun şekilde (Sanığın cezaevinde olması halinde cezaevinde bizzat kendisine okunup anlatılmak suretiyle tebliği, aksi halde son bilinen adresine kararın tebliği, bu adrese de tebliğ yapılamaması halinde güncel MERNİS adresine tebliğ yapılmak suretiyle) tebliğ edilmesi ile; tebligat belgesi ve sunması halinde temyiz dilekçesi de eklenerek ve ek tebliğname de düzenlenerek incelenmek üzere iadesinin mahallince sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 30.05.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara