Esas No: 2021/13575
Karar No: 2022/8150
Karar Tarihi: 02.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13575 Esas 2022/8150 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13575 E. , 2022/8150 K.Özet:
Sigorta tahkim davasında, davacı müvekkilinin davalı tarafından sigortalanan otobüste yaralandığı ve tazminat talebinde bulunduğu belirtiliyor. Heyet, davalı tarafın itirazını reddetmiş ancak davalı vekili kararı temyiz etmiş. Kararda, çalışma gücü kaybının tespiti için maluliyet oranının doğru şekilde belirlenmesi gerektiği ve Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinin çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetleri dikkate alarak rapor vermesi gerektiği vurgulanıyor. Dosyada bulunan raporun yürürlükte olmadığına dair bir tespit yapılmış ve eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu nedenle, davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı hakkında ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınmasına karar verilmiştir. Ayrıca, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in vekalet ücreti hükümleri de detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Karar, davalı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- HMK 107. Maddesi
- Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi
- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesi
- Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü
- Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i
- Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik'i
- Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik
- Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakk
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 29/11/2020 tarih, 2020/İHK-26598 sayılı itirazın reddine dair kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 23/03/2015 tarihinde müvekkilinin davalı tarafından sigortalanan otobüste yolcu olduğu esnada tek taraflı trafik kazası neticesinde yaralandığını HMK 107. Maddesi gereği belirsiz alacak istemli 4.900,00 TL sürekli iş göremezlik ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatının sigortaya başvuru tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsili isteminde bulunmuş, talebini 14/09/2020 tarihli dilekçe ile 86.535,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 86.535,00 TL tazminatın 21702/2020 tarihinden yasal faizi ile davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı vekili tarafından itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince, itirazın reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma sebebiyle cismani zararın tazmini istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik'i, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin 4. maddesi ve ekindeki açıklamalar dikkate alındığında maluliyetin %60 olması halinde adı geçen yönetmeliğin uygulanması gerektiği ve %60 maluliyetin altında ya da üstündeki maluliyet tespitinde ise bir önceki yönetmelik hükümleri olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i hükümlerine göre maluliyet tespitinin yapılması gerekmektedir.Dosya kapsamından, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 10/02/2020 raporunda davacının yaralanması sebebiyle Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine %19,2 oranında maluliyeti olduğu tespit edilmiştir. İşbu rapor kaza tarihi itibariyle yürürlükte olmayan yönetmeliğe göre hazırlanmış olup hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik inceleme ile karar verilemez.
Bu durumda İtiraz Hakem Heyeti tarafından; kazayla ilgili eksik kalan tedavi evrakı temin edildikten sonra, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i hükümlerine göre, uzman bilirkişi heyetinden, davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre, Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19/01/2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazetede yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinde "Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 02/06/2022 oybirliğiyle karar verildi.