Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/32026 Esas 2022/10987 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/32026
Karar No: 2022/10987
Karar Tarihi: 31.05.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/32026 Esas 2022/10987 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2020/32026 E.  ,  2022/10987 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama, hakaret
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ...’nın katılan ...’ya karşı kasten yaralama suçunu işlemiş olma ihtimaline karşılık zaman aşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı görülmüştür.
    I- Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
    14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2.maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkûmiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından sanık ...’nın temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
    II- Sanık ... hakkında hakaret, mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama suçlarından, sanık ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
    5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, sanıkların konut dokunulmazlığının ihlali suçunu birden fazla kişiyle birlikte işlediği sabit olmasına rağmen hakkında TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış, Dosya içeriğine göre diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1-18/06/2014 tarihinde kabul edilip 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi gereğince “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” hükmü gözetilmeden, sanık hakkında karar verilirken, adli para cezasını ödemediği takdirde ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği şeklinde hüküm kurulması,
    2- 5271 sayılı CMK'nın 324. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında yargılama giderlerinin neleri kapsayacağının, kimin tarafından belirleneceğinin, kime ve nasıl yükletileceğinin düzenlendiği, buna göre iştirak halinde her bir sanığın sebebiyet verdiği yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise paylarına düşen oranın belirlenerek karar verilmesi gerekirken yargılama giderlerinin eşit oranda alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükümlerin açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” ilişkin bölümlerin hüküm fıkralarından çıkarılarak, yerine “ödenmeyen adli para cezasının 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesinde belirtilen yönteme uygun biçimde infazına” ve yargılama giderlerine ilişkin bölüm çıkarılarak yerine "Kararda belirtilen yargılama gideri açısından, her bir sanığın sebebiyet verdiği yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise payları oranında sorumlu tutulmaları suretiyle yargılama giderlerinin tahsiline" cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara