Esas No: 2021/13321
Karar No: 2022/8235
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13321 Esas 2022/8235 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13321 E. , 2022/8235 K.Özet:
Davalı trafik sigortacısı olan kişinin, davacının yolcu olarak bulunduğu araca çarpması sonrası oluşan kazada davacının yaralandığı ve malul kaldığı iddiasıyla açılan tazminat davasında, Hukuk Dairesi, davalı vekilinin temyiz itirazlarını reddetmiştir. Ancak, davacının maluliyet oranının yanlış yönetmelik hükümlerine göre belirlendiği tespit edilmiştir, bu nedenle usulüne uygun bir rapor alınarak maluliyet oranına göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücreti tutarının tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında olması gerektiği ifade edilmiştir. Hukuk Dairesi'nin kararı, Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesi ve AAÜT'nin 17/2. maddesi madde detaylarıyla açıklanmamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın davacının yolcu olarak bulunduğu araca çarpmasıyla oluşan kaza sonucunda davacının yaralanıp % 4 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatının avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 25/11/2020 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 43.429,08 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; alacağın zamanaşımına uğradığını, kusur ve maluliyeti kabul etmediklerini, tazminattan müterafik kusur nedeniyle indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kabulü ile 43.429,08 TL. tazminatın 19/09/2019 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, davacının kazaya karışan araçlardan birinde yolcu olduğu ve zarara sebep olanların davacıya karşı müteselsilen sorumlu oldukları dikkate alındığında, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının yerinde görülmemesine; KTK'nın 109/2. maddesi gereği davanın ceza zamanaşımı süresi içinde açılmış olmasına; davacının müterafik kusurlu sayılmasını gerektirecek somut delil bulunmadığından, tazminattan bu nedenle indirim yapılmayışının yerinde görülmesine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Balıkesir Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 02/03/2020 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 4 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellerin kullanılması gerekirken, 11/10/2008 tarihli Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile ekindeki cetveller kullanılmış olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe göre düzenlenmiş bir rapor olmadığı açıktır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığından veya diğer yetkili hastanelerden rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken, hatalı maluliyet raporuna göre karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, fazla (nispi tam) vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın hakem kararının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.