Esas No: 2021/18416
Karar No: 2022/8379
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/18416 Esas 2022/8379 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/18416 E. , 2022/8379 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar ... ve ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 07/06/2022 Salı günü davalılar ... ve ... vekili Av. ... geldi. Davacılar adına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, müvekkillerinin eşi ve babaları olan....’ün sürücüsü olduğu araç ile davalıların sürücüsü, maliki, ... sigortacısı oldukları ... adına yolcu taşıyan araç ile karıştığı çift taraflı kazada hayatını kaybettiğini belirterek maddi tazminat yönünden fazlaya ilişkin talepler ve haklar saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 10.000,00 TL manevi, 110,00 TL maddi, davacı .... için 7.500,00 TL manevi, 100,00 TL maddi, davacı .... için 7.500,00 TL manevi, 100,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplam 25.310,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 10/06/2008 tarihinde verilen ıslah dilekçesi ile sigorta şirketi dışındaki davalılar yönünden maddi tazminata ilişkin dava değeri 80.024,04 TL'ye arttırılmıştır.
Davalı ... ve ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 110,00 TL,..... için 100,00 TL, ...... için 100,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 10/07/2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ..., ... ve ...'ten müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara verilmesine, ıslah dilekçesi ve bununla istenen tazminatın zamanaşımı nedeniyle reddine, davalı Genel Sigorta için açılan maddi-manevi tazminat talebine ilişkin davanın reddine, davacı ... için 4.000,00 TL, diğer davacılar .... ve ...... için ayrı ayrı 2.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 10/07/2000 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan Yargıtay 17.Hukuk Dairesi'nin 02/12/2013 gün ve 2013/17257 E.-2013/16937 K. sayılı ilamında "... Firmasının fiilen var olup olmadığı, yetkili temsilcisinin kim olduğu konusunun usulüne uygun bir biçimde araştırılması, dava dilekçesinin adı geçen davalıya usulüne uygun biçimde tebliğ edilmesi, varsa delillerin toplanması ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği, ... Firmasının bulunmadığı ya da davaya konu kaza ile bir ilgisinin olmadığı tespit edilmesi halinde ise davanın bu davalı yönünden husumetten reddinin değerlendirilmesi gerektiği" gerekçeleriyle diğer temyiz itirazları incelenmeden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 60.280,88 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı... için 8.075,24 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve davacı Gizem Kızılgöz için 11.540,89 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar ... ve ...'den kaza tarihi olan 10.07.2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; davacı ... için 7.500,00 TL manevi tazminatın, davacı... için 5.000,00 TL manevi tazminatın ve davacı Gizem Kızılgöz için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... ve ...'dan kaza tarihi olan 10/07/2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber müştereken ve müteselsilen alınarak davacı...e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı ... Seyehat yönünden davanın feragat nedeniyle davanın reddine, davalı Genel Sigorta yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalılar ... ve ... vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, 07/08/2000 günü meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin murisi ve desteği İhsan Kızılgöz’ün vefat ettiğini, olayda davalıların kusurlu olduğunu ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın ıslah ettikleri miktar üzerinden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili, davaya konu kazanın meydana gelmesinde müvekkillerine izafe edilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığını ve süresinde yapılmayan ıslah isteminin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın tümden reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalılar ... ve ... vekilinin süresinde ıslaha karşı zamanaşımı def’inde bulunduğu, ancak cevap dilekçelerinde zamanaşımı def’inde bulunmadığı gerekçesiyle zamanaşımı def’i reddedilerek davanın maddi tazminat yönünden ıslah dilekçesi doğrultusunda kabulüne karar verilmiş; karar, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinin birinci fıkrasında; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.” aynı maddenin ikinci fıkrasında; “Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” şeklinde düzenlemesi yer almaktadır.
Bu açıklamalar ışığında 07/08/2000 tarihinde meydana gelen somut olaya bakıldığında; davacıların desteği ....’ün ölümü ve dava dışı İmam Savaş’ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmış olması nedeniyle davalı sürücü ... hakkında Akdağmadeni Asliye Ceza Mahkemesinin 2000/68 esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada sanığın mülga 765 sayılı TCK 455/1 maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş, karar 12/05/2005 tarihinde kesinleşmiştir.
Dava konusu eylemin aynı zamanda suç oluşturduğu ve TCK’nun 455/1. maddesine göre ceza yargılaması yapıldığı anlaşılmakla 07/08/2000 tarihinde meydan gelen kaza nedeniyle 14.08.2000 tarihinde dava açılmış, 10/06/2008 tarihinde ise ıslah yapılmıştır. Davalılar ... ve ... vekili tarafından ıslah edilen miktara yönelik süresi içerisinde zamanaşımı def'i ileri sürülmüştür.
Şu durumda ıslah tarihi itibariyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 109. maddesinde düzenleme altına alınan 2 yıllık zamanaşımı süresi ile (olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga) 765 sayılı TCK'nın 455/1. maddesindeki ceza üst sınırı gözetilerek aynı Kanunun 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık ceza zamanaşımı süresinin geçtiği açıktır.
Somut olayda; davacının dava değerini artırmak suretiyle davayı ıslah ettiği tarih ile olay tarihi ve suç oluşturan eylemin mahiyeti gözetildiğinde zamanaşımı süresi dolmuştur. Bu nedenle ıslaha konu miktar yönünden davalılar ... ve ... vekilinin ileri sürmüş olduğu yasal süresindeki zamanaşımı def’i dikkate alınarak davacıların ıslaha konu miktar yönünden istemlerinin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalılar ... ve ... yararına BOZULMASINA; davalılar ... ve ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine, 3.815,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ... ve ...'ya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ...'ya geri verilmesine 07/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.