Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/27376 Esas 2022/8464 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/27376
Karar No: 2022/8464
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/27376 Esas 2022/8464 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle manevi tazminat davasında verilen karar, temyiz edilerek yeniden incelendi. Davacılardan ikisi için daha yüksek bir manevi tazminat verilmesi gerektiğine karar verildi. Ayrıca, ihtiyari dava arkadaşlığı mevcut olduğu için vekalet ücretinin ayrı ayrı takdir edilmesi gerektiğine dair bir düzeltme yapıldı. 6100 sayılı HMK'nın 57 ve 58. Maddelerine göre, ihtiyari dava arkadaşlarının davalarının birbirinden bağımsız olduğu ve vekalet ücretinin ayrı ayrı takdir edilmesi gerektiği belirtildi. Kanunları açıklayıcı olarak yazmam istendiği için, 6100 sayılı HMK'nın \"İhtiyari dava arkadaşlığı\" başlıklı 57. maddesi ve \"İhtiyari dava arkadaşlarının davadaki durumu\" başlıklı 58. maddesi belirtildi. Ayrıca, manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin hüküm altına alınan miktar üzerinden belirleneceği ve davanın kısmen reddi durumunda karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücretin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği düzenlemesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10. maddesinde yer aldı.
4. Hukuk Dairesi         2021/27376 E.  ,  2022/8464 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Hükmüne uyulan Dairemizin 28/01/2021 tarih ve 2020/3461 Esas, 2021/283 Karar sayılı bozma ilamında özetle; davacılardan ... ve ...’in ve davalının anılan davacılara yönelik temyiz dilekçelerinin kesinlik nedeniyle reddi gerektiği ve davaya konu olayda; davacılardan ... ve ...’ün yaralanma dereceleri, meydana gelen trafik kazasında davalının tam kusurlu olması ve olay tarihi nazara alındığında anılan davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarının az olup daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile 35.000,00 TL manevi tazminatın 23/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, 35.000,00 TL manevi tazminatın 23/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine, davacı.....ve davacı ... hakkında manevi tazminat miktarlarının önceki kararda olduğu gibi bırakılmasına, bu hali ile 7.000,00 TL manevi tazminatın 23/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı.....'e verilmesine, 7.000,00 TL manevi tazminatın 23/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    6100 sayılı HMK’nın “İhtiyari dava arkadaşlığı” başlıklı 57. maddesinde; birden çok kişinin kanunda sayılan hallerde birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabileceği düzenlenmiş, “İhtiyari dava arkadaşlarının davadaki durumu” başlıklı 58. maddesinde ise ihtiyari dava arkadaşlığında, davaların birbirinden bağımsız olduğu, dava arkadaşlarından her birinin, diğerinden bağımsız olarak hareket edeceği düzenlenmiştir. Somut davada, ihtiyari dava arkadaşlığı mevcut olup vekalet ücretinin de ayrı ayrı takdir edilmesi gerekir.24 Kasım 2020 gün ve 31314 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10. maddesinde, manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin, hüküm altına alınan miktar üzerinden bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, davanın kısmen reddi durumunda ise karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücretin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği düzenlenmiştir.
    Yerel mahkemece, her bir davacı lehine kabul edilen tazminat miktarları üzerinden ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edildiği halde davalı için her bir davacı yönünden reddedilen miktar üzerinden ve davacılar lehine takdir edilen ücreti geçmemek üzere ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken tek vekalet ücreti takdir edilmesine dair verilen karar usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekirse de belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nın 370/2 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 11. bendinin hükümden çıkarılarak yerine “11-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ...’ten, 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ...’ten, 5.250,00 TL vekâlet ücretinin davacı ...’den, 5.250,00 TL vekâlet ücretinin davacı ...’den ayrı ayrı tahsili ile davalıya ödenmesine,” bendinin eklenmesine hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 3.620,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 08/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara