Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3817 Esas 2022/11296 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/3817
Karar No: 2022/11296
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/3817 Esas 2022/11296 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2022/3817 E.  ,  2022/11296 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan vekillerinin 19.02.2015 tarihli temyiz dilekçelerinde suç adı ve sanık adlarını belirtmemeleri, görevi yaptırmamak için direnme ve suç işlemeye alenen tahrik suçları yönünden katılan sıfatlarının da bulunmadığının anlaşılması karşısında, katılan vekillerinin temyizinin ''mala zarar verme'' suçundan kurulan hükümlere yönelik olduğu belirlenerek yapılan temyiz incelemesinde;
    I- Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyizinin incelenmesinde;
    14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkûmiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından katılan vekilinin temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
    II- Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ..., ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyizinin incelenmesinde;
    Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocukların mala zarar verme suçundan eylemlerine uyan TCK'nın 151/1, 31/3. maddelerinde belirtilen suç için öngörülen cezanın üst sınırına göre, aynı Kanun'un 66/1-e, 66/2 ve 67/3-4. maddeleri uyarınca hesaplanan 7 yıl 12 aylık dava zamanaşımının, suçun işlendiği 19/07/2011 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiileri ile katılan vekillerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılan kamu davasının, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,
    III- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyizinin incelenmesinde;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak ;
    1- Sanık ...’un hüküm tarihinde Silivri 4 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olduğunun, UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; sanığa duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı duruşmada hazır edilmeden hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 193. ve 196. maddelerine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
    2- Sanıklar hakkında kurulan hükümler yönünden; hükümden sonra 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, CMK’nın 253/3. fıkrasında yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” ibaresi madde metninden çıkarılmakla TCK’nın 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, mala zarar verme suçundan uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    3- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafiinin 18/02/2015 tarihli duruşmada lehe hükümlerin uygulanması isteğinin, sanıklar hakkında TCK’nın 214/3. maddesi delaletiyle 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair 5237 sayılı TCK'nın 50. maddesinin uygulanmasını da kapsadığı halde, sanıklar hakkında hükmolunan kısa süreli hapis cezasının adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilleri, sanık ... müdafii ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan sebeplerden dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, 02/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara