Esas No: 2021/13775
Karar No: 2022/8531
Karar Tarihi: 09.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/13775 Esas 2022/8531 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/13775 E. , 2022/8531 K.Özet:
Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından verilen karara itiraz edilmesi üzerine incelenen dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacının yaralandığı ve malul kaldığı belirtilerek 20.000 TL maddi tazminat talep edilmiştir. İtiraz Hakem Heyeti, tazminatın hesaplanmasına ilişkin rapor alınarak, bakiye ömrünün tespitinde kullanılan TRH-2010 tablosuna teknik faiz %1.8 uygulanarak karar vermiştir. Ancak bu hesaplama, Dairemizin içtihadına uygun olmadığından karar bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md.
- 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi
- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrası. Bu fıkra, tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekalet ücretinin hesaplanmasına ilişkin bir düzenleme içermektedir. Bu düzenleme uyarınca, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri oranında vekalet ücreti hükmedilmelidir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların hangi mevzuat hükümlerine göre düzenleneceği de kararda açıklanmıştır. Eğer kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik kullanılmalıdır. Kaza tarihi 09/09/2016 olduğundan, bu tarihte yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliği esas alınmalıdır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp 20.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulüne karar verilmiş, anılan karara karşı itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile hakem heyeti kararının kaldırılarak davanın kısmen kabulü ile 54.403,08 TL’nin tahsiline karar verilmiş, karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp tazminat talebinde bulunmuş, İtiraz Hakem Heyetince tazminatın hesaplanmasına ilişkin rapor alınmış, alınan raporda davacının bakiye ömrünün tespitinde TRH-2010 tablosu kullanılmış, teknik faiz %1.8 olarak uygulanmış, İtiraz Hakem Heyetince anılan hesaplama esas alınarak karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına ve Dairemizin içtihatlarına uygun değildir.
Tazminat hesabında bakiye ömrün tespitinde TRH-2010 tablosunun kullanılmasında isabetsizlik yok ise de hesaplamada teknik faizin %1.8 olarak esas alınması Dairemizin içtihatlarına uygun değildir.
Buna göre İtiraz Hakem Heyetince yapılacak iş, tazminatın belirlenmesi için alınacak raporda davacının kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresi belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınarak, bilinmeyen/ işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi yönteminin kullanılması hususunda (matematiksel olarak %10 artırım yapılıp %10 eksiltim yapılmasının %0 olmadığı hususuna dikkat edilerek) bilirkişiden ek rapor alınıp, oluşacak sonuca göre karar vermekten ibaret olup, bu nedenle kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince; maddi tazminatın kısmen kabulüne ve kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına maktu 2.180,00 TL vekalet ücretine karar verilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davalı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16./13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine karar verilmesi de doğru değildir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
4-Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda davacıda oluşan maluliyet oranının tespitine yönelik olarak düzenlenen raporda Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinin esas alınarak rapor düzenlendiği anlaşılmaktadır. Rapor bu haliyle karar vermeye elverişli değildir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre düzenlenmesi gereklidir.
Davaya konu kaza tarihi 09/09/2016 olup, kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliktir.
Buna göre, karara esas alınan maluliyet raporu yürürlükteki yönetmeliğe uygun düzenlenmediği anlaşıldığından bu raporun karar esas alınması isabetsiz olup, İtiraz Hakem Heyetince kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca, usulüne uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla önceki raporların da irdelendiği yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre, temyiz eden davalının lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 09/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.