Esas No: 2022/1674
Karar No: 2022/11349
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/1674 Esas 2022/11349 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/1674 E. , 2022/11349 K."İçtihat Metni"
Mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151/1, 31/2, 62/1 ve 52. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 23. maddesi gereğince 3 yıl denetime tâbi tutulmasına dair Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 12/12/2012 tarihli ve 2011/388 esas, 2012/727 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle yapılan ihbar üzerine suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151/1, 31/2, 62/1 ve 52. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 26/09/2018 tarihli ve 2018/331 esas, 2018/591 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 26/08/2019 gün ve 10256-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26/01/2022 gün ve 2021/149333 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 23. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, üç yıl süreyle denetim süresi belirleneceği ve denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı, 5271 sayılı Kanun'un 231/11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla yeni suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı dikkate alınarak, yargılama konusu mala zarar verme suçuna ilişkin olarak 5237 sayılı Kanun'un 66/1-e ve 66/2. maddelerine göre hesaplanan 4 yıllık aslî zamanaşımı süresinin, sorgu tarihi olan 13/12/2011 gününden, mahkûmiyet kararının verildiği 26/09/2018 tarihine kadar gerçekleştiği ve bu süre içerisinde zamanaşımını kesen başka bir işlem de yapılmamış olduğundan gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekirken kovuşturmaya devamla yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma incelemesine konu dosya daha önce Yargıtay 13. Ceza Dairesi tarafından incelenmiş olup, suça sürüklenen çocuk ... hakkında Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 26/09/2018 tarihli ve 2018/331 Esas - 2018/591 Karar sayılı kararıyla hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin istinafı üzerine istinaf incelemesini yapan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Ceza Dairesinin 16/11/2018 tarihli ve 2018/3173 Esas - 2018/1654 Karar sayılı kararıyla zamanaşımı nedeniyle verilen düşme hükümlerinin temyizi üzerine temyiz incelemesini yapan Yargıtay 13. Ceza Dairesince 08/05/2019 tarihli ve 2019/1051 Esas - 2019/7777 Karar sayılı ilam ile istinaf isteminin esastan reddi ile hükmün onanmasına karar verildiğinin ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 03.11.2020 tarihli ve 2020/245 sayılı kararı uyarınca, Yargıtay 13. Ceza Dairesine verilen ve bu dairenin arşivinde bulunun işlerin, 01.12.2020 tarihi itibariyle Yargıtay 6. Ceza Dairesine devredildiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçu yönünden yapılan kanun yararına bozma talebinin de aynı daire tarafından incelenmesi uygun görüldüğünden, dosyanın Yüksek Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 06/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.