Esas No: 2022/2542
Karar No: 2022/8678
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2022/2542 Esas 2022/8678 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2022/2542 E. , 2022/8678 K.Özet:
Tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda, borçlu davalı ...'un iflasına karar verildiği ve davayı İflas İdaresi'nin takip etmesi gerektiği belirtilmiş ancak iflas idariyetine dair herhangi bir belirleme yapılmamıştır. Ayrıca, dava değeri belirleme ve yargılama harçları hakkında düzenlemeler de detaylandırılmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleriyse şunlardır: İİK 277, İİK 245, 492 sayılı Harçlar Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150. maddesi, HMK 120/1.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 27/01/2020 tarih, 2018/2070 Esas ve 2020/49 Karar sayılı bozma ilamında; "dosya içeriğinden borçlu davalı ...’un Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/02/2015 tarih ve 2014/273-2015/74 sayılı kararı ile iflasına karar verildiği ve verilen kararın Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 03/03/2016 Tarih 2015/3713 Esas, 2016/1309 Karar sayılı ilamı ile onanarak 16/06/2016 tarihinde kesinleştiğinin anlaşıldığı, bu nedenle öncelikle İflas İdaresinden İİK'nun 245. maddesi gereğince bu davayı takip için davacı Ziraat Bankası A.Ş.’nin yetki alıp almadığının netleştirilmesi, yetki aldığı takdirde eldeki davayı takip edebileceği, aksi halde yetki alamadığı takdirde davanın iflas idaresi tarafından devam ettirilerek İflas idaresi temsilcisi huzuruyla görülmesi ve verilecek kararın İflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın kabulüne, Eskişehir İli .... İlçesi .... Mahallesi 13083 ada, 10 parsel sayılı taşınmazın ... tarafından ...'a 10/07/2014 tarihinde yapılan satış işlemine ilişkin tasarrufun İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince iptaline, davacı iflas idaresine bu taşınmaz üzerinde cebri icra yoluyla alacağını alma yetkisinin tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Hükmüne uyulan Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 27/01/2020 tarih, 2018/2070 Esas ve 2020/49 Karar sayılı bozma ilamında da belirtildiği üzere; borçlunun iflasından sonra iptal davası açma hakkı iflas masasının yasal temsilcisi iflas idaresine aittir. Borçlunun iflası halinde alacaklının iptal davası açabilmesi için alacaklılar toplantısında kendisine İİK 245.madde gereğince yetki verilmesi gereklidir. Borçlu hakkında iflas kararı verilmesi halinde iptal davasına konu hak masaya geçer. İflas idaresi bu hakkını kullanmazsa davacı kişisel hakkına dayalı olarak davasına devam eder.
Somut olayda borçlu davalı ...’un Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/02/2015 tarih ve 2014/273-2015/74 sayılı ilamı ile iflasına karar verildiği, bozmadan sonra müflis ... vekili Av.... tarafından dosyaya sunulan yazı uyarınca; müflis ...’un iflas işlemlerinin Eskişehir 4. İcra ve İflas Müdürlüğü'nün 2015/1 iflas sayılı dosyasında devam ettiği ve 2. alacaklılar toplantısında; müflis tarafından davalı ...'a devredilen dava konusu taşınmazla ilgili tasarrufun iptaline konu davanın iflas idaresi tarafından takip edilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece iflas idaresi memurunun kim olduğu tespit edilerek, davanın İflas idaresi memuru huzuruyla görülmesi gerekirken, dosya kapsamında iflas idare memuru olduğuna dair herhangi bir belge veya vekaletnamesi bulunmayan ve menfaat çatışmasına neden olabilecek müflis ...’un vekili Av....’ün iflas idaresi vekili olarak gösterilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre: "Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev'i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmü uygulanır (16/4. Md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar ve ilam harcının 1/4'ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Harçlar ile ilgili düzenlemeler emredici nitelikte ve kamu düzeni ile ilgili olarak yapılmış olduğundan görevi gereği mahkemeler ve temyiz halinde Yargıtay tarafından da kendiliğinden gözetilir.
Tasarrufun iptali davalarında dava değeri takip konusu alacak ile iptali talep edilen tasarruf konusu şeyin tasarruf tarihindeki gerçek değerinden hangisi az ise o değere göre belirlenir.
Bu durumda; mahkemece, dava konusu taşınmazın devir tarihindeki gerçek değeri tespit edilerek, buna göre belirlenecek dava değeri üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28-a maddesine göre nispi karar ve ilam harcının 1/4'ü peşin nispi harç tamamlatılmadan, yargılamaya devam edilerek karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.