Esas No: 2021/26316
Karar No: 2022/8773
Karar Tarihi: 14.06.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/26316 Esas 2022/8773 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/26316 E. , 2022/8773 K.Özet:
Davalı tarafın gerçekleştirdiği kusurlu eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açılan bir olayda, adli yargı yerindeki görevsizlik kararı sonrası davanın başka bir mahkemede devam etmemesi durumunda, yargılama giderlerine, açılan mahkeme hükmedecektir. Ancak bu durumun vekalet ücreti yönünden de hüküm kurulması gerekmektedir. Karar, HMK'nın 331/2 maddesi gereğince bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 331/2 maddesi. Bu madde, görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine ilişkin düzenleme yapmaktadır.
- HMK'nın 114/1 -b, 115/2 maddeleri. Bu maddeler, davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine ve adli yargılama yerine ilişkin düzenlemeler içermektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki haksız eylemden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 12/11/2020 tarih 2020/2735 Esas 2020/3893 Karar sayılı ilamında özetle “davacı tarafından, davalı ... aleyhine nüfus memurunun görevi sırasındaki kusurlu eyleminden dolayı dava açıldığı, dolayısıyla hizmet kusuruna dayanılması nedeniyle davalı ...’na adli yargı yerinde husumet yöneltilemeyeceği, mahkemece, davalı ... yönünden yargı yolu nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi, diğer davalı bankalar bakımından ise, davacının talebinin, sahte kimlik ve belgeler kullanılarak dava dışı kişi ya da kişilerce davacı adına çek karnesi alınması ve bu karnelerin kullanılması suretiyle davacının karşılıksız çek keşide etmek suçundan yargılanarak cezaevinde hükümlü sıfatıyla kalması, basiretli bir tacir konumunda olan davalı tüzel kişi bankaların müşterileri adına çek hesabı açarken gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekirken göstermemesi ve bu suretle davacının zarara uğradığı iddiasına dayandığı,bu durumda, öncelikle tarafların kusur durumlarının araştırılması, davalı bankaların kusurlarının bulunması halinde zarar kapsamının kusur durumuna göre hesap edilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken mahkemece eksik incelemeye dayalı hüküm tesisinin doğru olmadığı” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davalı ... yönünden açılan dava tefrik edilmiş, 2021/80 esasına kaydedilerek yargılama eldeki dosya ile devam etmiş, davaya idare mahkemesinin bakmakla görevli olduğu anlaşıldığından HMK nın 114/1 -b, 115/2 maddesi gereğince davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 331/2 maddesinde; "Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm eder." biçiminde düzenleme yapılmıştır.
Yukarıdaki yasal düzenleme hiç kuşkusuz adli yargı yerinde görülecek davalarda ve adli mahkemeler arasındaki görevsizlik kararlarında uygulanmalıdır. Açıklanan maddede "davaya bir başka mahkemede devam edilmesi" hali düzenlenmiştir. Oysa yargı yolu bakımından görevsizlik kararlarında, davaya başka bir mahkemede devam edilmesi söz konusu olmayıp, kendine has usul kuralları bulunan farklı yargı yerinde yeniden açılan bir dava söz konusudur ve bu dava adli yargı yerindeki davanın devamı niteliğinde değildir.
Buna göre, davacı davasını, yürürlükte bulunan yasal düzenlemelere göre görevsiz yargı yerinde açmış ise "yargı yolu bakımından görevsizliğe" dair verilecek kararla birlikte; vekalet ücreti yönünden de hüküm kurulması gerekir. Bu hususun gözetilmeyerek davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA; 14/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.